Ne kadar küçük şeyleri dert ediyor muşuz meğer?
Hayatımızı değmeyecek konular ile ziyan ediyormuşuz. Uğruna çabaladığımız, emek verdiğimiz, hatta ömür tükettiklerimizin çoğu ne kadar boş ve anlamsızmış. Hayatın anlamı ya da anlamsızlığı üzerine bu ve buna benzer ne çok cümle kuruyoruz 6 Şubat'tan beri.
Bozulan dengeler, değişen görüşler ve daha niceleri hep hayatın ve anlam yüklediklerimizin geçiciliği üzerine.
Mal, mülk, makam, şan, şöhret sahibi olmak için yitirilen yılların beyhudeliği de tokat gibi çarpmakta tüm insanlığın yüzüne. Varlığımızın ilk ve tek sahibini daha sık hatırlar olduk... Sonrasında dayanıksızlığımız ve çaresizliğimizle yüzleşmeye başladık. Ama bu öyle bir ikilem ki, aynı zamanda dayanıklı ve güçlü olmamızın gerekliliğini de iyice kavradık. Güçlü durmak, ayakta kalmak için çabalıyor; birbirimize destek oluyoruz. Bizlerden daha çok etkilenenler ise çocuklarımız...
Onların dayanıklılığı, duyarlılığı ve dayanışma duyguları bu dönemde ilk odaklanmamız gerekenlerden.
Biliyoruz ki, hayatın zorluklarına karşı dayanıklı olanlar yaşamlarına dimdik devam edebiliyor. Olaylardan en az travma ile çıkabilmek kişinin esnekliği ve dayanıklılığı ile mümkün.
PAMUKLARA SARSANIZ DA
El bebek gül bebek büyüttüğümüz çocuklara bu açıdan baktığımızda en büyük kötülüğü yaptığımızı fark ediyoruz. Hayat pamuklara sararak büyütmüyor çünkü hiç kimseyi.
Büyümek zorunda mı diyenlere ise cevabım çok net, evet zorunda...
Yoksa yaşam öyle bir sarsıyor ki, onlarca kat sardığımız pamuklarla bile korumamız mümkün olmuyor.
Deprem gerçeğini çocuklara anlatmakla işe başlamalı. Net olmalı.
Deprem bir doğa olayı ama gerekli önlemler ile güvende hissedebilirsin demeli. Ev içinde eylem planı, dışında ise toplanma alanları belirlenmeli.
Yapılacaklar birkaç kez evde tekrarlanmalı. Soğukkanlı kalmanın önemi vurgulanmalı. Dışarı çıkarken herkesin görevi (deprem çantasını, araba anahtarını almak gibi) belli olmalı. Bunları korku ve heyecan vermeyen bir ses tonuyla anlatmalı.
ÜZÜLMEK YETERLI DEGIL
Dayanışmanın önemi ve depremzedelere yardımda bulunmanın gerekliliği anlatılmalı. Onlar zaten yardıma çok hazırlar. Tüm varlıklarını bağışlayan çocukları gururla görüyoruz.
Üzülmenin insani bir duygu olduğunu, ama sadece üzülmenin işe yaramayacağını, yardım etmenin gerekliliğini vurgulamalı. Deprem bölgesinden gelen arkadaşlarına gösterecekleri yakınlığın önemini de söylemeli.
Artan zorbalığı azaltmak, mümkünse yok etmek bu süreçte çok daha büyük önem sergilemekte.
Psikolojik destek öncelikle depremi yaşamış çocuklara mutlaka verilmeli.
Ülkemizdeki dayanışma, birlik ve beraberlik ruhu mutlaka öğrencilere her kademede anlatılmalı. Milli ve manevi değerlerimizi korumanın önemini gerek deprem bölgesinden, gerekse tüm yurdumuzdan örneklerle açıklamalı. Biz bu yüzden güçlüyüz, bu yüzden büyük bir ülkeyiz demeli.
REZILYANS NE DEMEK?
Rezilyans, dayanıklılık anlamına gelmekte. Stresle başa çıkma, yaşanacak olumsuz durumlar sonrasında zarar görmeden eski hale dönebilme, yıkıcı travmaları ders çıkararak atlatma yeteneklerinin hepsini içermekte. Her zaman önemli olan ancak bugünlerde varlığına çok daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bu kavram hem yetişkinler hem de çocuklar için amaçlanması gereken kazanımların ilk sıralarında yer almalı. Pazartesi 71 ilde okullar açılıyor. Hepimizi derinden sarsan depremin acısıyla başlayacağız yeni döneme. Okullarda depremi yaşamış çocuklarımız ve ailelerimiz de olacak. Özetle, ilk günden itibaren rehber öğretmenlerin önderliğinde tüm çocuklarda rezilyansı artıracak çalışmalara mutlaka yer verilmeli. Yeni eğitim öğretim dönemi herkese hayırlı olsun.
