• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • USD 38,0300
    EUR 43,2725
    GBP 49,8867
    CHF 46,7649
    JPY 26,5550
  • VavTv Canlı Yayın
Trump ve Putin görüşmeleri BÜLENT ERANDAÇ

Trump ve Putin görüşmeleri

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30 Mart 2025

Dünyanın en etkili ve çok satan dergileri, yeni dünya düzenine yön vereceğini belirttiği dört liderle (Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping) ilgili derin analizlerini sürdürüyor. Nitekim, küresel güçler yeni bir dünya düzeni kurarken artık Avrasya'nın en güçlü lideri konumundaki Erdoğan'ın jeopolitik hamlelerini sık sık değerlendirmeye alıyorlar.
Günümüzün gerçeğini gösteren, son 12 gün içinde 2 jeopolitik gelişme oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderlik diplomasisinin önde gelen devlet ve millet adamı olarak, 12 gün içinde iki küresel lider ABD Başkanı Trump ve Rusya Devlet Başkanı Putin ile arka arkaya görüşen tek küresel lider oldu. Trump ve Putin'le Erdoğan'ın arka arkaya yaptığı görüşmelerin, yakın coğrafyamızı yani Avrasya'yı birebir ilgilendiren jeopolitik şifreleri var. Bu görüşmelerde öne çıkan üç önemli konu Ukrayna Savaşı, Suriye ve Gazze-Filistin meseleleri oldu.

BARIŞIN ADRESİ
Erdoğan, 16 Mart 2025 tarihinde Trump'la gerçekleştirdiği yeni dönemin ilk görüşmesinde, Türkiye ile ABD arasındaki ikili ilişkiler ile bölgesel ve küresel konuları ele aldı. Bölgesel ve küresel gelişmelerin, Türkiye ile ABD arasındaki istişareleri her konuda artırmayı gerekli kıldığını ifade eden Erdoğan, Ukrayna konusunda ABD Başkanı Trump'ın, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın sona erdirilmesi için kararlı ve doğrudan inisiyatif alan adımlarını desteklediklerini belirtti.
Erdoğan, barış görüşmeleri için Türkiye'yi adres olarak sundu.
Suriye konusunda Erdoğan, Suriye'de istikrarın yeniden sağlanması, yeni yönetimin işlevsel kılınması ve normalleşme için iki ülkenin birlikte katkı sunmasının önemli olduğunu vurguladı. Erdoğan ayrıca, ABD'den yeni dönemde terörle mücadele, savunma sanayisi alanında işbirliğinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti. CAATSA yaptırımlarının kaldırılması, F-16 tedarik sürecinin hızlandırılması ve Türkiye'nin F-35 programına yeniden katılımının sağlanması konularının çözülmesi gerektiğini dile getirdi.

İŞBİRLİĞİ MESAJI
Erdoğan, Trump'la görüştükten 12 gün sonra, 28 Mart 2025 tarihinde Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüştü.
Görüşmede, Türkiye ile Rusya arasındaki ikili ilişkiler, bölgesel ve küresel konular ele alındı.
Erdoğan, Türkiye ile Rusya'nın iş birliğinin kilit öneme sahip olduğunu belirterek, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesi için başlatılan süreci yakından takip ettiklerini ifade etti.
Türkiye'nin barış görüşmeleri için ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin Suriye konusunda Rusya ile iş birliğine önem verdiğini vurgulayarak, Suriye'nin toprak bütünlüğü temelinde kalıcı huzur ve istikrara kavuşması için Türkiye ve Rusya'nın birlikte çalışmasının mühim olduğunu ifade etti. Suriye'nin birliğini bozmaya yönelik etnik ve mezhebi ayrımcılığı körükleyen çabalara karşı ortak hareket edilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, Suriye'ye yönelik yaptırımların tümüyle kaldırılması için Türkiye ve Rusya'nın birlikte çalışabileceğini dile getirdi.

"GÜÇLÜ BİR LİDER"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'nin doğal kaynaklarının Suriye yönetimine bırakılması gerektiğini ve Türkiye'nin "Suriye Demokratik Güçleri"nin merkezi yönetim bünyesinde eritilmesini desteklediğini söyledi.
Suriye'nin terör örgütleri için elverişli bir alan olmaktan tamamen çıkartılmasının istikrar açısından hayati önemde olduğunu vurguladı. Bu açıklamalardan da görüldüğü gibi, Erdoğan'ın hem Trump'la hem de Putin'le yaptığı görüşmelerde Ukrayna Savaşı'nın sona erdirilmesi ve Suriye konusunda detaylı teklifler sunduğu anlaşılıyor.
ABD Başkanı Trump, Erdoğan'a "Bölgesel politikalarımızda sizinle çalışacağız" diyerek iş birliğine açık olduğunu belirtti. Trump, Erdoğan için "Çok akıllı ve güçlü bir lider, iyi anlaştığım bir lider" ifadesini kullandı. Önce Trump, ardından Putin'in Erdoğan'la yakın çalıştığını vurgulaması, bölgesel meselelerde özellikle Suriye konusunda Erdoğan'la diyalog içinde olduklarını göstermektedir.
Bölgenin ve dünyanın yeniden şekillendiği bir süreçte, Erdoğan'ın yürüttüğü diplomasi büyük önem taşıyor. Yeni dönemde lider diplomasisi ön planda olacak ve Erdoğan, bu konuda önde gelen bir devlet ve millet adamı olarak dikkat çekiyor. Erdoğan, Trump ve Putin'in telefon görüşmeleriyle Ukrayna ve Suriye'nin kaderi üzerine kritik müzakereler yürüttüğü gözlemleniyor.

SONUÇ
DIŞİŞLERİ Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın, 13 Mart 2025'te Suriye'nin başkenti Şam'da resmi temaslarda bulunarak Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara tarafından kabul edildi. Görüşmede, Türkiye ile Suriye arasındaki ikili ilişkiler ve bölgedeki güncel gelişmeler ele alındı.​ Bu ziyaretin ardından, Suriye yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında, SDG'nin kontrolündeki bölgelerin merkezi yönetime entegrasyonunu öngören bir anlaşma imzalandı. Anlaşma kapsamında, SDG'nin kontrolündeki sivil ve askeri kurumların devlet yapısına dahil edilmesi, sınır kapıları, havaalanları ve doğu Suriye'deki petrol sahalarının yönetiminin Erdoğan'ın Suriye konusundaki stratejik hamleleriyle bölgedeki dengeler değişti.
Baas rejimi yıkıldı, Esed Rusya'ya kaçtı ve PKK/YPG/ SDG gibi yapılar Suriye'de güç kaybetti. Trump'ın başkan olmasıyla, ABD eski Başkanı Joe Biden'ın planlarının rafa kaldırıldığı belirtiliyor.
Ancak bölgesel gelişmeler dikkatle takip edilmeye devam ediliyor. Erdoğan'ın kararlı tutumu ve küresel liderlerle gerçekleştirdiği temaslar sonucunda, Suriye'de Türkiye'ye dost bir yönetim oluştu. Bu süreçte Suriye'nin toprak bütünlüğü korunarak yeni bir döneme girildi.
Türkiye, Suriye ile yürüttüğü müzakerelerde askeri eğitim, hava savunma sistemleri, füzeler ve SİHA'lar gibi savunma sanayisi alanında destek sağlamayı garanti etti. Ayrıca Türkiye, Suriye'ye istihbarat desteği de sunuyor. Suriye'nin iki büyük kentinin güvenliği Türk komutanlara emanet edildi.
Tuğgeneral Seyf Ebubekir Polat, Halep'in güvenliğinden sorumlu oldu. Osmaniye doğumlu Ömer Muhammet Çiftçi, Şam Garnizon Komutanı olarak atandı.
Daha önce Suriye Milli Ordusu'nda (SMO) Hamza Tümeni Komutanlığı yapan ve albay rütbesinde bulunan Polat, yeni Suriye yönetimi tarafından tuğgeneralliğe terfi ettirildi.
Polat, Halep'in güvenliğinden sorumlu 76. Tümen Komutanı olarak görevlendirildi.
Ömer Muhammet Çiftçi ise uzun yıllar HTŞ lideri Ahmet eş-Şara'nın sağ kolu olarak görev yapmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın en etkili dört liderinden biri olarak "Türkiye Yüzyılı" vizyonunu adım adım hayata geçiriyor. Bu süreçte Türkiye, Suriye'de istikrarı sağlama ve bölgesel gücünü pekiştirme hedefleri doğrultusunda hareket ediyor. Türkiye'nin büyük hedefleri arasında 2071 vizyonu ve "Kızıl Elma" ideali bulunuyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.