Federal Açık Piyasa Komitesi de Merkez Bankası gibi yılın dördüncü toplantısını yaptı. Onların da yılsonuna kadar 4 toplantıları kaldı. Federal fonlama oranını yüzde 2,25-2,50 bandında tutma kararları beklentiler dâhilinde idi. Sadece ilk faiz indiriminin 30-31 Temmuz toplantısında mı geleceğinin ya da sonbahara mı bırakılacağının sinyallerini almak istiyordu piyasa aktörleri.
İlk toplantıda faiz indirim sinyalleri hatta güçlü diyebileceğimiz sinyalleri Başkan Powell verdi. Başkanın mesajlarının yanı sıra basın açıklaması ve ileriye yönelik temel parametre projeksiyonları Temmuz toplantısından büyük olasılıkla 25 baz puan faiz indirimi geleceğini destekliyor.
Ancak şu gerçeğin de altını çizelim. FED, piyasa aktörlerinin baz senaryo olarak aldığı ve bir yerde FED'e empoze etmeye çalıştıkları yılsonuna kadar belirgin, 100 baz puan gibi, faiz indirimini benimsemiyor. Piyasalar adeta resesyon tanısı koymuş ve bunun gereğinin FED tarafından yapılmasını bekliyorlar. Hatta beklemekle kalmıyorlar kısmen fiyatlayarak ne kadar ciddi olduklarını da kanıtlamak istiyorlar. Örneğin ABD 10 yıllık tahvil fiyatları yüzde 2,02 seviyesine geriledi. Hisse senetlerindeki özellikle de teknoloji şirketi senetlerindeki pozisyonlar artıyor.
ILIMLI İNDİRİM YAPAR
Piyasaların neden bu kadar abarttığını anlamak mümkün değil. Çünkü FED gerek iktisadi faaliyet hızından gerekse işgücü piyasasından rahatsız değil. Mart ayında yaptığı yüzde 2,1'lik büyüme hızı öngörüsünü bu toplantıda da korudu. İşsizlik oranı ile ilgili tahmini de yüzde 3,7'den yüzde 3,6'ya çekti. Yani ABD ekonomisinin performansından endişe edilecek bir durumun olmadığını projeksiyonları ile gösterdi FED.
Sadece enflasyon konusunda karamsarlar. Zaten enflasyon beklentilerinde yaptıkları aşağı yönlü revizyon ılımlı faiz indiriminin yakın zamanda geleceğine işaret ediyor. Mart ayında yılsonu tüketici fiyat endeksi beklentisi yüzde 1,8 seviyesinde iken dün bunu yüzde 1,5'e kadar çektiler.
Aynı şekilde çekirdek enflasyon oranını da yüzde 2,0'den yüzde 1,8'e düşürdüler. Başkan Powell tüm Komite üyelerinin faiz indiriminden yana olduklarını basın toplantısında açıkça söyledi. Hemen sonrasında da şu cümleyi ekledi: "Yılsonuna kadar ne kadarlık faiz indirimi yapacağımızı konuşmadık."
Nokta grafikten anladığımız kadarıyla 17 katılımcının 2019 sonu federal fonlama oranı tahminleri en fazla 50 baz puanlık, yani iki kez 25 baz puanlık bir indirim olabileceğini gösteriyor. Tabi FED de faiz indirim sürecini yönetirken diğer merkez bankaları gibi jeopolitik riskleri ve Çin ile olan ticaret savaşlarının nasıl gelişeceğini görmek istiyor.
KURLAR SAKİNLEŞİR
Gelelim piyasalara etkisine...
Net bir şekilde ifade edebiliriz; dolar değer kazanamaz diğer para birimleri karşısında. Ne yazık ki halkımızın dolar sevdası TL için bu gerçeği zayıflatıyor. Daha geçen hafta 3,1 milyar dolar döviz alımı yapılmış. Üstelik TL'ye bu kadar yüksek faiz verilen bir dönemde. Devlet tahvilleri faiz oranları kısmen azalan risk priminin de yardımıyla aşağı doğru gelebilir. Eğer tahminimizde yanılmazsak Temmuz toplantısında Merkez Bankası'ndan 100 baz puanlık bir indirime tanık olabiliriz. Borsayı halen banka hisse senetleri taşıyor. Sanayi kesiminde faaliyet gösteren bazı şirketlerin borsa çarpanları da alım için uygun iklim oluşturuyor. Eğer denklemdeki jeopolitik faktörlerden kurtulursak FED'in aksiyonu sıcak parayı gelişmekte olan ülkeler yönüne çevirdiğinden bizde bundan nasiplenebiliriz.