Hafta başına yeni Orta Vadeli Programla başladık. Pazar gecesi Resmi Gazetede yayımlanan Program önümüzdeki üç yılın ekonomi yol haritasını belirliyor. Ekonomi ne kadar büyüyecek, büyürken ne kadar istihdam yaratabilecek, bu performansla enflasyon, cari açık ve kamu maliyesi hangi seviyelere ulaşacak sorularının yanıtlarını bu programda görebiliyoruz. Ekonomi programlarının hazırlanması çok zor değil.
Belli alt başlıklar temelinde rakamlar ve aksiyonlar belirleniyor. Önemli olan bu rakamların belirlenmesinde temel alınan varsayımların ne kadar gerçekçi olduğu, kendi içlerindeki tutarlılıkları ve belirlenmiş olan aksiyonların gerçeklerle ne ölçüde bağdaştığıdır. OVP'nin analizini başlar itibarıyla yapalım ve yukarıda verdiğim soruların yanıtlarını da tek tek arayalım.
İÇ VE DIŞ TALEP KATKILI BÜYÜME
■ BÜYÜME: Bu yıl için yüzde 9, gelecek üç yıl için sırasıyla yüzde 5, yüzde 5,5 ve yüzde 5,5 büyüme öngörülüyor. Yani program süresince ortalama yüzde 5,3 büyüme yakalanması bekleniyor ki bu da yüzde 4-4,5 gibi potansiyel büyüme oranının üzerinde bir performans anlamına geliyor. Gerçekleşen ikinci çeyrek büyümesinde olduğu gibi hem iç hem de dış talebin bir arada katkı verdiği büyüme benimseniyor. Aynı zamanda katma değeri ve teknolojisi yüksek malların üretimine de ağırlık verilmesi önceleniyor programda.
Bu durumda ancak nitelikli istihdamın yaratılabileceği ve cari açık vermeden büyümenin sağlanacağına da vurgu yapılıyor.
Büyüme de özel kesim tüketimi de kamuya nazaran daha etkin olacak.
■ ENFLASYON: Fiyat istikrarı alt başlığında değinilen enflasyonla ilgili verilerde gerçekten dikkat çeken bir nokta var.
OVP'nin öngörüleri ile Merkez Bankası'nın yüzde 70 olasılıkla tahmin ettiği yılsonu enflasyon beklentisi birbiriyle örtüşmüyor. Program bu yılsonu için yüzde 16,2 beklerken, Merkez Bankası son yayımladığı "Enflasyon Raporunda" revizyona gitmiş ve 2021 yılı için enflasyonu yüzde 14,1'e çekmişti. Gelecek yıl beklentileri de uyuşmuyor. Bu programda enflasyon ile ilgili en dikkat çeken değişiklik ise orta vade için hedeflenen yüzde 5 oranının terk edilmiş olması. Diğer OVP'lerde de değişme bir şekilde yüzde 5 enflasyon alt başlığı altında dururdu.
Sanki kopyala yapıştır gibi değişmeyen bu rakam bu sefer değişmiş. Doğru da olmuş açıkçası. Çünkü enflasyonun seviyesi ve nedenleri ortadayken yüzde 5 hiç gerçekçi ve inandırıcı olmuyordu.
CARİ AÇIK KADEMELİ DÜŞÜYOR
■ CARİ AÇIK: Döviz açığının milli gelire oranının bu yılın sonu için yüzde 2,6 olması ve sonraki yıllarda ise kademeli düşüşe geçerek program sonunda yüzde 1'e gelmesi tahmin edilmiş. Altın ithalatına sınırlama getirilmesi, ihracatın çok iyi performans göstermesi ve turizm sektörünün pandemi sürecinde yeniden devreye girmesi bu yıl için cari açığın 25 milyar dolarlara kadar inmesini sağlayacak gibi görünüyor ki bu da zaten GSYH'nın yüzde 2,5'nun üzerinde bir seviye anlamına geliyor. Kamu maliyesinde ise yine faiz dışı bütçe fazlası nominal çıpa olarak alınıyor. Rakamlardan mali disiplinin de süreceği görülüyor.
Kuşkusuz programda belirlenen hedefler hepimizin temennisi. Bu yıl için yapılmış olan tahminler tutturulabilir.
Ama sonraki yıllar için iyi senaryonun baz alındığı görülüyor. Yani hedefler için belirlenmiş varsayımlar hem içeride hem dışarıda iyi senaryonun gerçekleşmesi sonucu realize olabilir. Alınacak aksiyonların detayları geldikçe ben de bu konuya değinmeye devam edeceğim.