1980'lerin ortalarında devreye giren Konut Edindirme Yardımı daha doğrusu bu sistemin akıbetine haksız yere benzetildiği için ağır aksak başlayan ve bir süre yavaş ilerleyen Bireysel Emeklilik Sistemi yaklaşık 10 yıldır kayda değer yol alıyor. Hem sisteme güvenin artması hem de uygulanan teşvikler başarıda önemli rol oynuyor.
Konut edindirme yardımıyla benzetmek gerçekten sisteme haksızlıktı.
Özal döneminde çalışanların ücretlerinden yapılan kesintiyle oluşturulan bir fon ile BES arasında dağlar kadar fark vardı.
Çünkü fon bir mevduat hesabı, BES ise menkul kıymetlerden oluşan bir finansal portföy. Konut edindirme fonu gibi bütçe dışında oluşturulan fonlar ne yazık ki amaçları dışında kullanıma uygun olabiliyor.
Kurucu yönetim kurulu olarak biz İstanbul Altın Borsası'nı kurarken Konut Fonundan harcamalar için kaynak tahsis edilmişti. Oysa bu fonun amacı da konut edinimlerine katkı idi. Bireysel emeklilikte öyle amaç dışı kullanım mümkün değil.
Neyse ki yanlış benzetmeyi gerilerde bıraktık.
DEVLET KATKI PAYI
Bu yıl itibarıyla sistemin biraz daha önünü açacak değişiklikler yapıldı. Birincisi devlet katkı payı yüzde 25'den yüzde 30'a çıkarıldı. 100 lira aylık katkı yapan bir katılımcı için artık 30 lira da devletten geliyor.
Teşvik uygulaması yıllık düzeyde asgari ücret brüt tutarı ile sınırlı tutuluyor.
Asgari ücret brüt tutarının yıllık toplamı 60 bin liraya ulaşıyor küsuratı attığımızda. Bunun da yüzde 30'u 18 bin liraya geliyor. Yani bir katılımcı bu tavan üzerinden katkı yaptığında devletten ek olarak 18 bin lira alıyor.
Bu konudaki diğer bir önemli değişiklik de te şöyle; aynı yıl içinde bir katılımcı tavanın üzerinde katkı yapsa bile ilerleyen yıllara aşan tutar aktarılıp bu tutar için de devlet katkısı yapılacak. 60 bin lira yerine 80 bin lira katkı yaptığımızda 60 bin lira için 18 bin lira katkıyı o yıl alacağız, aradaki
fark olan 20 bin lira ise bir sonraki yıla intikal edecek ve onun yüzde 30'u katkı olarak sonraki yıl hesabımıza yatacak.
Kayıp olmayacağı gibi devlet katkıları özel fonlarda nemalanıyor.
Allianz Yaşam Emeklilik Şirketi'nin katkı fonu performansına baktım.
Yılbaşından bu yana sadece 3 ay gibi kısa sürede yaklaşık yüzde 13 civarında getiri sağlamış.
Faiz oranlarının yıllık 16'larda olduğu bir dönemde bu performansın gayet başarılı olduğunu söyleyebiliriz.
İHTİYACA GÖRE NAKİT
İkinci önemli değişiklik ise birikimden kısmen ödeme yapılabilmesi.
Katılımcılar eğitim, konut ve evlilik gibi nedenlerle nakit paraya ihtiyaç duymaları halinde sistemden çıkmadan birikimlerinden kısmen ödeme alabilecekler.
Bu değişiklik öncesinde katılımcı ihtiyacı için tamamen sistemden çıkmak zorunda kalıyor, sonuçta hem daha fazla vergi ödüyor hem de katkı paylarının bir kısmından feragat ediyordu.
Artık katılımcılara devlet katkısı hesabındaki tutarlar hariç hesabındaki birikim tutarının yüzde 50'sine kadar olan tutarda bir ödeme yapılacak.
Yine bu konuda önemli yenilik ise kısmi çekiş hakkını kullanan katılımcılara kısmen yapılan ödeme tutarının yüzde 25'ini aşmama koşuluyla devlet katkısı da verilebilecek.
Kısacası katılımcılar sistemden kısmen ödeme aldığı zaman bile devlet katkısından mahrum kalmayacaklar.
Son olarak temlik hakkına değinelim.
Katılımcıların, acil nakit ihtiyaçları için sistem içinde sahip oldukları sözleşmelerinden kaynaklı alacağını temlik ederek yani hakkını devretmesi suretiyle bankalara teminat olarak gösterilebilecek ve yine sistemden ayrılmadan finansmana erişebilecek.
Mevzuat altyapısı çalışmalarında yer almış birisi olarak sistemin faydalı olduğunu ve emeklilikte önemli katkı yapabileceğini rahatlıkla söyleyebilirim.