Türkiye'nin önde gelen psikiyatristlerinden Kemal Sayar ve aslen mühendis olan ama şehir ve medeniyet, özellikle de İslâm medeniyeti konularındaki entelektüel birikimiyle tanınan Sadettin Ökten uzun zamandır bir araya gelerek Erkam Radyo'da müthiş keyifli sohbetler ediyor.
Hayata dair, şehir ve medeniyet kavramlarının içini güzel örnekler eşliğinde dolduruyorlar. Bu sohbetler gene uzun zamandır damıtılarak kitaplaştırılıyor.
Her yıl düzenli halde Gönül Sadası'ndan Akisler alt başlığında okurlarla buluşuyor Turkuvaz Kitap etiketiyle.
Bu hafta sizlere onları tanıtacağız.
DÜNYAYA GELDİM GİTMEYE
Serinin ilk ve çok okunan kitabının adı, Dünyaya Geldim Gitmeye. Sadettin Ökten ve Kemal Sayar'ın bir çağrışımlar denizinde yol alan doğaçlama konuşmalarından oluşan Dünyaya Geldim Gitmeye adlı kitabın duygusal dokusunu, umut ve iyimserlik teşkil ediyor. Kitabın tanıtımında şöyle diyor: "Bu satırlarda yılgınlık ve yeise yer yok. İnsan, elindeki imkânları daha soylu bir hayat sürmek için seferber etmek zorundadır:
Gönlü mihver alan bir yolculukta, ödev ahlâkı ve sorumluluk bilinciyle yaşamak.
Üzerinde yaşadığımız mübarek toprağın ve altında nefes alıp verdiğimiz mübarek gökyüzünün bize yüklediği emanet şuurunun farkında olmak.
İnsan, anlamdan boşaltılmış bir kâinatı ancak bu şekilde yeniden ışıklandırabilir, kozmik yalnızlığından kurtularak, "Allah bes, bâkî heves" dediği bir birlik düşüncesine ulaşabilir.
Geldik gidiyoruz, bütün mesele "aşk ile ânı seyretmek".
AŞK İLE ANI SEYRETMEK
Sadettin Ökten ve Kemal Sayar'ın şiirin kanatlarına tutunarak gerçekleştirdikleri uzun soluklu sohbetlerinin ikinci cildi olan Aşk ile Ânı Seyretmek, bizleri sevginin, saygının ve bilgeliğin eşlik ettiği bir yolculuğa çıkarıyor.
Kitabın tanıtımında yer alan, sohbetten şu ifadeler ne de güzel...
"Sakin, mütevekkil ve munis bir inanmışlığın insan yüreğini genişlettiği bir yaşayış ve düşünüş tarzı bu mübarek topraklarda, ne zaman kayıp gidecek olsak elimizden tutuyor. O yüzden, 'Bizi bize bırakma,' diye niyaz ediyoruz, 'Ne olur, tut demeden, tut elimizi.' Bu sohbetlerde, kaybettiğimiz bir âlemi bugüne ekleyen hatıraların kutsi saati var."
GÖNÜL ÇALAB'IN TAHTI
Geçen yıl çıkan ve serinin son cildi olan Gönül Çalab'ın Tahtı'nda ise Sayar ve Ökten, iki kıymetli yazar bir kez daha derin sulara dalıyor, hayatın içinde gizlenmiş nice gizli cevheri fark etmemizi sağlıyor. Kâh felsefeden, sanattan, şiirden söz ediyorlar, kâh son yaşadığımız büyük deprem felaketini anlamlandırmayı deneyerek çıkış yollarını arıyorlar.
Kitabın tanıtımında bu kitaptaki sohbetlerin ipucu ise şöyle verilmiş: "Bizler izafi varlıklarız. Neşeyi fark etmemiz için eleme maruz kalmamız lazım. Rüzgârın etkisiyle deniz bazen sakin, bazen dalgalı olur ama dip daima sakindir, orada inciler vardır.
'Gavvas' denen dalgıçlar çıkarır o incileri ve insanlar da görüp hayran kalır. İşte manevi büyüklerin incileri de bizleri öyle hayran bırakır."
ÂLEME YAR İÇİN ÂH ETMEYE GELDİK
Sadettin Ökten ve Kemal Sayar, "Gönüll Sadası'ndan Akisler" serisininüçüncü kitabı olan Âleme Yar İçin Âh Etmeye Geldik, şairlerin hikmetli sözlerini de yanlarına alarak hayata, insanlığa ve medeniyete dair birçok konuda fikir alışverişinde bulunuyor, birbirlerine felsefi sorular sorarken biz okuyuculara da bu sorular karşısında kendi cevaplarımızı bulmamız için rehberlik ediyor... Yenişehirli Avni'nin dizelerine tanıtımında yer verilmiş ve şu ifadeler yer almış, nefis!..
"Sanman taleb-i devlet-i cah etmeye geldik Biz aleme bir yar için ah etmeye geldik" "Hayat akıyor, günler geçiyor, sohbet devam ediyor.
Varlığın neşesi suretlerin altında kımıldayıp işmar ediyor.
Duy o sesi ki seni kendi özüne çağırıyor. İşit o nefesi ki mucizenin diri olduğunu sana fısıldıyor. Konan göçüyor ama dağ yerinde duruyor.
Hak ve hakikat uğruna söylenmiş hiçbir söz ve eylem zayi olmuyor. Hiçbir iyilik yok ki dönüp de kaynağına ihsanlar, armağanlar sunmasın. Gönülden çıkmış hiçbir ah yok ki işiten onu duymasın. Kim yâri sayıklamış da ruhlar pazarından eli boş dönmüş? O halde aşk ile bir daha: Ah!"
DEM BU DEMDİR SAAT BU SAAT
Sadettin Ökten ile Kemal Sayar'ın benzersiz radyo sohbetlerinden oluşan "Gönül Sadası'ndan Akisler" serisinin dördüncü cildi olan Dem Bu Demdir Saat Bu Saat'te Ökten ve Sayar, "mutlak hakikati" ararken kaybolmayı da göze alarak başlıyorlar bu sohbete ve yüreklerinin izinden gidiyorlar.
Bu ciltteki sohbetlerinden bir ipucu size: "İyi bir sohbet, dehlizlerinde kaybolmayı göze aldığınız bir karşılıklı konuşmadır. Bu sohbette sadece iki insan konuşmaz, iki dudak üzerinden geçmişin büyük ruhları da söz alır, söze karışır, fikir serdeder. Her dönemeçte debisini artıran bir ırmak gibi başka sesleri de içine alan bir sohbet giderek gümrahlaşır. Sükût da söz alır iyi bir sohbette ve 'sessizliğin sesi' dile gelir.
Yüzler, gözler, gözyaşları ve gülücükler konuşur.
Gerçek benliğimizi dürüstçe ortaya serdiğimiz böyle bir konuşma bize dönüşme imkânı verir. Söz suskunluğun yükünü alır, o yüzden insan kendi sesini duyduğu, kendi şarkısını bulduğu anda suskun umarsızlığın zırhını delmeli ve kendi şarkısını şakımalı."
YENİ KİTAP YOLDA!
KEMAL Sayar ve Sadettin Ökten'le geçen hafta görüştüm. "Seri devam edecek mi?" diye sorduğumda, yeni ama serinin bu yeni çıkacak kitapla sonlanacağı haberini aldım. Hem sevindim hem üzüldüm.
Yeni kitabın önümüzdeki aylarda okurlarla buluşacağı haberini almış bulunduk. Merak ve heyecanla bekliyoruz.
Bizlere nefis bir hayat kılavuzluğu eden bu Gönül Sadası'nda Akisler serisini mutlaka edinin, sık sık da içinde deruni sohbetlere ortak olun!