Birkaç günlüğüne İstanbul'daydım. Arkadaşlar tutturdu: "Hadi gidelim Arena'da G.Saray-F.Bahçe maçı var. G.Saray kazanırsa lider olacak. Fener yenerse aradaki puan farkını 6'ya çıkaracak, güzel maç olur..." Karşı çıkmaya çalıştım. Dedim ki: "Sporda Şiddet Yasası ve beraberindeki şike soruşturması nedeniyle maçların havası kalmadı. Eskiden böyle bir derbi maç oldu mu haftalarca öncesinden tantanası başlardı. Başkanların, yöneticilerin, teknik adamların, spor yazarlarının, taraftar temsilcilerinin kısacası, olayla ilgili herkesin görüşleri alınarak milyonlarca insan havaya sokulurdu. Bu kez son iki gün biraz hava verilmeye çalışıldı, o kadar." Ekledim de: "Şimdi gideceğiz, küfrün bini bir para olacak. Sahaya yabancı maddeler atılacak, sahaya adam atlaması da olası. Zaten F.Bahçe taraftarı alınmıyor, zevki olmaz..." Ama ısrar ettiler, n'apalım stadın yolunu tuttuk. Gittiğimize de iyi etmişiz. Takımlar sahaya çıktı, alkış. Maç boyu ne küfür, ne saldırı. Şahane bir futbol. Takımlar saha içinde birbirlerine kasdi girmiyorlar, alıştığımız o kırmızı kartlar yok, birkaç sarı kart o da işin rengi.
G.Saray kazanıyor, takımlar birbirlerini kutluyorlar, soyunma odalarının yolunu tutuyorlar. F.Bahçe kafilesinin otobüsü stattan çıkıyor, Kadıköy istikametine gidiyor, ne bağırıp saldıran, ne otobüsün camlarını indiren ya da küfreden var. Hayretler içersinde kalıyoruz. Zaman tüneline girerek 40-50 yıl öncesine giderek iki takımın sahaya karışık çıktıklarını tribünlerde yanyana oturduklarını anımsıyoruz. Ve geçen zamanda beliren anarşiyi, iki takım arasındaki öfkeye bir kez daha lanet okuyoruz. Demek ki istenince İngiltere, İspanya, Almanya liglerindeki dev maçlardaki seyirciler gibi oturduğumuz yerde oturabiliyor, sadece kendi takımımızı destekliyebiliyoruz.
Ve de G.Saraylıların güzelliğine F.Bahçelilerden de güzel yanıt. Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu, derbi maçta gösterilen misafirperverlik nedeniyle Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu'na teşekkür ediyor. Fenerbahçe Kulübü'nden yapılan açıklamada, gerek yöneticilerin gerekse teknik heyet ve sporcuların son derece misafirperver bir şekilde ağırlandığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi: "Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasında Galatasaray'a karşı Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena Stadyumu'nda oynadığımız müsabaka öncesinde verdikleri nazik yemek davetinde yöneticilerimizi misafir eden, yine maç sırası ve sonrasında da yöneticilerimizi, teknik ve idari heyetimiz ile sporcularımızı son derece misafirperver bir biçimde ağırlayan Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Sayın Ünal Aysal başta olmak üzere Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu'na teşekkür ederiz." Bir sporsever olarak nasıl mutlu olmayalım, nasıl gelecekten umutlanmayalım.
Vapur kavgasında "boy" tartışması
Biz İzmirliler bir iş yapacağız ya rahat yüzü göremeyiz, her ihaleden sonra da "Acaba iyi mi yaptık?" diyerekten sürekli bir soru işareti içinde geçer hayatımız. Şimdiki Körfez Vapurları İhalesi de böyle. Her kafadan bir ses çıkıyor, kimin doğru söylediğini, kimin yaptığının daha hayırlı olduğunu kestiremiyoruz. Tartışmalar sürüylor. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 15 gemi alımıyla ilgili olarak ihale şartnamesine yönelik yaşanan tartışma yeni bir boyut kazandı. Başkan Aziz Kocaoğlu'nun, tartışmanın fitilini ateşleyen Gemi Mühendisleri Odası Başkanı Emrah Erginer'e "Sen mühendis olarak bugüne kadar hangi projeye imza attın, kalkıp boyundan büyük laflar ediyorsun" sözlerine TMOOB İzmir Koordinasyon Kurulu'ndan tepki geldi.
TMOOB İzmir Koordinasyon Kurulu'ndan yapılan açıklamada, Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Emrah Erginer'in görüşlerini basın aracılığıyla kamuoyuyla paylaştığına dikkat çekilerek, "Kamusal bir görevi yerine getirmekten başka bir amaç taşımayan bu açıklama nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın, Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanımızın şahsına yönelik olarak küçük düşürücü ve karalayıcı beyanatları basında yer almıştır. Kentin yöneticileri belirtilen görüşlere katılmayabilir ancak bu kaygılara daha önce olduğu gibi saygı duymalı, çalışmalarında dikkate almalıdır. Oda başkanlarının şahsına yönelik, suçlayıcı, küçük düşürücü açıklamada bulunmak en temel demokrasi kuralını hiçe saymaktır bu kabul edilemez. Gemi Mühendisleri Odamızın yanında olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz" denildi.
günün fıkrası
Dedikodu
İki dedikoducu kadın, bir arkadaşları hakkında konuşuyorlardı. Biri:
"Yeni aldığı kürkle büyük havalar atıyor, şekerim..." dedi.
Diğeri dayanamadı ve patladı:
"O kürk, ömrünce taşıdığı sahibini bile hayvanlıktan kurtaramadı."