Dünkü POTA'da İzmir Gazeteciler Cemiyeti binasının öyküsünü anlatmış ve bu binanın kazandırılmasında merhum Başbakan Adnan Menderes'in katkılarını gündeme getirmiştik.
Yazının finali de şöyleydi:
"Ülkeler vefa duygusunu sürdürdükleri takdirde yaşarlar ve köklenirler. Öyleyse biz İzmirli gazeteciler bu ülkenin yetiştirdiği en büyük adamlardan, dönemin Başbakanı Adnan Menderes'e bize kazandırdığı muhteşem eser için, vefa duygumuzu ve minnet borcumuzu mutlaka ödemeliyiz. Bunu, Basın Müzesi'nde ona müstesna bir köşe yaparak mı gerçekleştirirler, başka bir etkinlikle mi? Onu Başkan Atilla Sertel ve yönetici arkadaşlarına bırakıyoruz."
* * *
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, Yozgat'tan aradı.
Başkan, Gazeteciler Federasyonu çalışmaları için gezide olduğunu vurguladı, dünkü POTA'yı da intertten okuma fırsatını bulduğunu belirttikten sonra devam etti:
"Konuyu sabahtan beri İzmir'deki arkadaşlarımla tele-konferans yöntemi ile görüştük. Şunu belirtmek isterim, öneriniz yerinde... İzmir'e döner dönmez merhum Menderes'ın anısına, Basın Müzesi'nde kendisine yakışır bir onur köşesi kuracağız. Geçmişlerine sahip çıkmayan kurumlar, geleceklerini kurtaramazlar. Bizler vefalı bir neslin temsilcileriyiz."
Sertel, bunun yanı sıra Nihad Kürşad ve Şevket Bilgin için de özel bir program uygulayacaklarını sözlerine ekledi.
kentten
Boyacı Kedi'nin marifetleri
Ahşap boyama denince yıllardır insanların aklına kahverengi boyanıp gül deseni çalışılmış tepsiler gelir. Zeynep Hürefe ve ekibi de bu işte İzmir'in yenilikçi yüzü olmak için çalışıyor ve yaptıkları işi "dekoratif boyama" olarak adlandırıyor.
Zeynep, renklerin, desenlerin farklı kombinasyonlarını her türlü sert zemin üzerinde deneyebiliyor.
İşte bu aşamada Zeynep Hürefe şöyle diyor:
"Özel tasarım ahşap malzemelerimize olduğu gibi cam, metal, mika, seramik gibi yüzeylerde de dekoratif boyamayı uyguluyoruz. Günlük hayatta kullandığımız her şey bize dekorasyon malzemesi olabiliyor. Düğmeler, süt sişeleri, yoğurt kapları, kurdeleler..
Evlerimizdeki her türlü eşyayı boyayıp farklı bir forma sokabiliyoruz. Kursiyerlerimiz hayal ettiği her objeyi Boyacı Kedi'de gerçeğe dönüştürebilme imkanı buluyor. Tasarımlarını birlikte yaptığımız objeleri, atölyemizin sıcak dostluk ortamında boyayıp süslüyorlar. Boyacı Kedi olarak amacımız kursiyerlerimizi, katılacakları atölye çalışmalarında olabildiğince çok bilgi ve araçla donatmaktır. Hem günlük hayatın stresinden uzaklaşmak hem de harika bir hobi sahibi olmak isteyen boyama severleri atölyemize bekliyoruz."
Bir not da benden: Zeynep'in stüdyosu Bostanlı'da...
hayattan
Yenikent'e ışıklı kavşak şart!
Bergama, Bakırçay havzasının kalbi sayılır.
Bergama'ya bağlı Yenikent de, bu bölgenin önemli merkezlerinden biri.
Ve, bölgeyi Çanakkale'ye bağlayan yol üzerinde ışıklı kavşağın bir türlü gerçekleştirilememesi, günün her saatinde yürekleri ağıza getirecek tablolar oluşturuyor.
Onun için, Yenikent beldesi çıkışına bir ışıklı kavşak şart, diyoruz.
Geçtiğimiz hafta sonu Bergama'ya gelen İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler'den bir tespit:
Güler, "Can kaybetmeksizin buraları düzeltilmelidir" diyor.
* * *
CHP İzmir Milletvekili Güler, seçim bölgesinde sürdürdüğü çalışmalar kapsamında Bergama'nın Yenikent beldesini ziyaretinde yurttaşlarla sohbet edip, dertlerini dinledi.
Güler, "Belde sakinleri, karşıdan karşıya geçmek için ışıklı - güvenli bir kavşak düzenlemesi olmadığı için yerleşim yerinin çıkışına çok uzak mesafelere gitmek zorunda kalıyorlar, çoğu zaman da bunun yerine riskli geçişleri tercih ediyorlar. Bu durum belde sakinlerini riske atarken, seyir halindeki araçları da tehlikeye sokmakta. Bu çok ciddi ve tehlikeli bir sorun" diyor ve Karayolları Genel Müdürlüğü'nü göreve çağırıyor.
küpe
Bu dünyada kendini iyice tanıyan kim vardır?
Alfred de Musset
tarihten
Öldüyse yenisi gelsin
Askeri bir okulu teftiş eden Kruşçef, okulu beğenmeyince:
"Kim buranın kumandanı?" diye sordu ve ekledi:
"Hemen bir ay hapse atın..."
Subaylardan biri kekeleyerek:
"Kumandanımız dün gece öldü" dedi.
Kruşçef bu sefer şöyle emretti:
"Öyleyse yeni bir kumandan tayin edip, onu atın bir ay hapse..."