Giriş Tarihi: 06 Ağustos 2016, 22:51
Ünlü oyuncu ve senarist Ercan Kesal, sinema bölümü öğrencileriyle yaptığı bir söyleşide bu sanatı bir eğlence aracı olarak görmediğini belirterek, oyunculuğunda hayatın içinden gelen karakterler ve olaylardan esinlendiği için ortaya inandırıcılığı yüksek çalışmalar çıktığını dile getirdi.
Cannes Film Festivali'nde aldığı ödüllerle adından söz ettiren dünyaca ünlü yönetmen Nuri Bilgi Ceylan filmlerine, senaryo ve oyunculuğuyla katkıda bulunan Ercan Kesal, deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.
1984 yılında Tıp Fakültesi'nden mezun olan ve sinema kariyerine Nuri Bilge Ceylan'ın 'Uzak' filmiyle adım atan ve sonrasında ulusal ve uluslararası festivallerden pek çok ödül alan Kesal, öğrencilerle sinema hayatındaki deneyimlerini paylaştı. Öğrencilere, Ömer Lütfü Akad, Yılmaz Güney, Tarkovsky gibi sinema tarihinin önemli isimlerine ait filmleri mutlaka izlemeleri gerektiğini söyleyen Kesal, günümüzdeki dizilerde hayatın içinde karşımıza çıkmayan cümlelerin yer aldığını ve bundan rahatsız olduğunu dile getirdi.
Sinemada temel olan şeyin senaryo olduğunu vurgulayan Kesal, "Bir filme ruhunu veren onun öyküsü ve senaryodur.
İyi bir senaryodan kötü bir film çıkarabilirsiniz ama kötü bir senaryodan hiç kimse iyi bir film çıkaramaz. Sinema ile uğraşıyorsanız sahici olmayan hiçbir şey yapmayın.
Eğer senaryo yazacaksınız çok okuyacaksınız ve hayatın içinde olacaksınız.
Başkalarının yanından geçip gittiği şeyleri siz fark edeceksiniz" dedi.
Sinemanın zamanı durduran ve tekrar geri çevirme gücü olan bir sanat olduğunun da altını çizen Kesal, "Sinema sadece insanların bir iki saat gülüp eğlendikleri, mısır yedikleri bir yer değil.
En azından ben onlardan biri değilim. Sinema benim için bir eğlence aracı değil, sinema benim için bir felsefe ve bir bilim, üstelik daha da önemlisi bir ahlaki kurum" ifadelerini kullandı.
Nuri Bilge Ceylan'ın 'Bir Zamanlar Anadolu'da filmindeki muhtar rolünün akıllara kazınmasının altında yatan sebeplere değinen Kesal, 1984 yılında doktor olarak gittiği kasabaya 25 yıl sonra bu filmin çekimleri için gittiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Birçok kimliğim var bunların hepsi birbirini besleyen, birbirine hizmet eden, birbirini büyüten şeyler. Ben orada muhtar rolü yapmadım, muhtar oldum.
Çünkü onların 25 sene önceki sorunlarını ve yaşamlarını biliyordum.
Ben onlardan biri olarak yaşadım. Sanatçı, farkındalığı yüksek, soğukkanlı bir şekilde nötr kalabilen ve bir yandan da kitlenin içerisinde eriyebilen birisidir.
Senaryo yazmak ya da oyunculuk yapmak istiyorsanız siz de böyle olmalısınız." Sinema ve tıp kariyerinin yanı sıra kitaplarıyla da edebiyat dünyasının sevilen bir ismi olan Kesal, söyleşi sonrasında öğrencilere kitaplarını imzaladı.
İnanç meselesi bu...
Ünlü aktör Gary Grant'ın 90'lık annesi Londra'da oturuyordu. Günün birinde, içinde oğlunun da bulunduğu bir televizyon programını izleyen yaşlı kadını, oğlu Gary Grant arayarak, kendisini izleyip izlemediğini sordu.
Anne Grant:
"Evet oğlum, gördüm ama saçlarının o kadar ağarmasına neden izin veriyorsun?" dedi.
Gary Grant'tan cevap:
"Neden anneciğim? Ağarmış saçlarım beni rahatsız etmiyor ki?" Anne Grant bu sözlere şöyle cevap verdi:
"Belki ama beni çok rahatsız ediyor. Çünkü yaşım ortaya çıkıyor."
laflama
Hiç ayrılamam derken, siyam ikizi olduk kadın!
İndim havuz başına. Başladım havuz problemleri çözmeye!
Kara basma iz olur. Transparan giyme söz olur!
Az gittik, uz gittik. Sosyal medyada çene yorup durduk!
Sana alem buysa kral benim!
Talihin elinde GAME OVER oldum!
Kul Hakkı, Kul Hakkı... Her şeyden nem kapma. Sonra demesinler sana Kıl Hakkı... İbrahim Ormancı'dan
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.