Kore yapımlarını severim. Farklıdırlar ve dünyada bu farkı iyiden iyiye ortaya koymaya başladılar. Kült intikam filmi 'oldboy' ile başlayan popülerleşme serüveni, ödüllü bilimkurgu 'Host' ve son olarak en iyi film Oscar ödülünü alan 'Parasite' ile devam etti. Kore yapımları, tür olarak Amerikan tarzına yaklaşsa da işleyiş biçiminde özgün kaldıkları için bu kadar tutuldular diye düşünüyorum. Yani batılı bir konu ama doğulu bir anlatım biçimi... Bu anlamda en abartılı, uçuk konularda bile izleyiciye samimi görünmeyi başardılar.
Konuyu nereye getireceğimi anlamış olmalısınız. Popüler bir dijital yayıncılık platformunda yayınlandıktan sonra dünyayı alt üst eden, o platformun en çok izlenen dizisi olan Squid Game'i kastediyorum.
Türkçesi 'Kalamar Oyunu' olan dizi, kısa sürede dünyayı sardı. Hediyelik eşyaları da derhal üretildi. Dizide kullanılan kıyafetler ve aksesuarlar trend haline geldi.
SADECE BIR KISI
İzlemeyen kaldıysa (madalya takarım) konudan kısaca bahsedeyim. Uluslararası bir organizasyon, zengin manyaklar için bahis sistemi şeklinde bir oyun düzenler.
Çok parasız ve hayli borçlu kişiler kandırılarak bir adaya getirilir ve suçlu gibi bir örnek giydirilerek ölümüne yarıştırılır.
Yarışmacı(!)ların çocuk oyunlarında birbirlerine karşı yarışması sağlanır. Her oyunda hatırı sayılır kişi ölür. Amaç, her yarışmada biriken devasa ödülü toparlayıp adadan zengin biri olarak ayrılmaktır. Ne var ki sonuçta bu sadece bir kişiye kısmet olacaktır.
Squid Game, son derece heyecanlı ve ilgi çekici zeka oyunları içerirken seyirciyi hayli geriyor. Yarışmacılar, partnerleriyle eşleşirken yarışmanın sonucunda partnerleri ile mi yoksa partnerlerine karşı mı yarışacağını bilmediğinden sonlara doğru orada kurulan dostluklar etik bazı ikilemlere sebebiyet veriyor ki bu da kanlı oyunları her seferinde daha heyecanlı kılıyor.
TULUM VE MASKELER
Diziyi yarışma kısmı için hayli heyecanlı ve izlemeye değer buldum. Bunun haricindeki drama bölümleri, sıradan (hatta kötü) oyunculuklar içerdiği için (özellikle Türkçe dublajı) hayli can sıkıcı olabiliyor.
Bunun haricinde dizi akıyor. İzlemesi zor değil. Zeka istemiyor. Kimileri yapımın alt metninden bahsedebilir. Evet, vahşi insan doğası ve acımasız kapitalizm diye bir şey var. Başka? Bu manada dizi yeni bir şey söylemiyor. Son bölümdeki minik sürpriz hoş olsa da öyle aklınızı uçuracak cinsten değil. Yapım, finaliyle de devamı olabileceği sinyalini veriyor ki bu kadar kardan sonra çekilmemesi düşünülemez.
Sektör bu sağmal ineği memeleri boşalana dek sağacaktır. Squid Game, yayınlandığı platformun bir önceki en popüler işi olan La Casa de papel'in bir formülünü de kullanmış gibi. Neon renklerde tulumlar/ maskeler... Sanıyorum kolay pazarlanabilir bu görsel öğeler, dizinin bu kadar çekici görünmesinin ana sebebi oldu.
Son tahlilde dizi, izlemesi kolay bir seyirlik olsa da her şeyiyle çok Amerikan gördüğüm için değerli bir yapım sayılmaz.
Yakında bir Amerikan yeniden çevrimini bekliyorum zaten. Sahi, siz kalamarınızı nasıl alırdınız?