Kızı vermek mi zor, almak mı?
Şaka bir tarafa, İzmir Ticaret Borsası'nın (İTB) geleneksel hale getirdiği Borsa Söyleşileri'nin konuğu olarak gelen İMKB Başkanı İbrahim Turhan, kız tarafını temsilen "İzmir aşığı" olduğu sözleriyle başladığı konuşmasında gönülleri baştan fethetti. Ancak, konuşmanın devamında İzmir'in tam olarak duymak istediğini söylemese de, benim kendisiyle toplantı öncesinde yaptığım özel görüşmede duyduklarım, her şeyin öyle çok da tahmin edildiği kadar kötü olmadığını gösterdi.
Turhan'ın sözlerine gelmeden önce, dünkü toplantıda beni sevindiren izlenimlerimi paylaşmak istiyorum sizlerle. Vadeli İşlemler Opsiyon Borsası'nın (VOB), İMKB bünyesinde İstanbul'a taşınmasıyla ilgili İzmir'in "tek yürek olduğunun" canlı fotoğrafını gördük dünkü toplantıda. İTB'nin toplantısı dememiş, İzmir'in tüm meslek örgütleri yönetim kurulu başkanı düzeyinde, Kestelli'yi yalnız bırakmamıştı ki, bu görüntünün hem İMKB hem de Ankara nezdinde önemli bir etki yaratacağından şüphem yok.
VOB'DA TEK YÜREK
İTO Başkanı Ekrem Demirtaş, EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, İZKA Başkanı Kemal Çolakoğlu (ki; kız istemeyle ilgili esprili sözleri toplantıya tam anlamıyla damgasını vurdu), EGİAD Danışma Kurulu Başkanı Oğuz Tatış, EGEV Başkanı Yılmaz Temizocak ve Deniz Ticaret Odası Şube Başkanı Geza Dologh, böyle bir günde hazır bulundular. Ayrıca, AK Parti ve CHP milletvekilleri İlknur Denizli, Alaaddin Yüksel ve Mustafa Moroğlu'nun da aynı toplantıda olmasını, en az iş dünyası kadar önemsiyorum. Bu fotoğraf da, "iktidarıyla muhalefetiyle İzmir siyaseti VOB'un yerinde kalmasının arkasındadır" mesajını çok net verdi.
Haber sayfalarımızda, gerek Kestelli'nin gerek Turhan ve diğer katılımcıların açıklamalarını okuyacağınız için, ben İMKB Başkanı ile, toplantı öncesinde yaptığım görüşmeden sizlere satır başları aktarmak istiyorum.
İki kızı olan Turhan, kürsüden de söylediği "kız verme" benzetmesini yaptıktan sonra ekleme yaptı ve "Ben, kızımı verince kaybetmiyor, tam tersine damat ve erkek evlat kazanıyorum. İstanbul'un finans merkezi olma projesi kapsamında VOB'un gelmesine, İzmir'den kopma gözüyle bakmak doğru değil. Bakarsınız, İzmir de bir damat kazanır..."
Kendisinden bu sözleri açmasını istediğimde, henüz çıkmayan Sermaye Piyasası Kanunu'nu (SPK) hatırlattı ve şöyle dedi; "Artık günümüzde merkezin nerede olduğu önemli değil. Her işlem on-line hallediliyor. Bu kapsamda, bakarsınız İstanbul'u İzmir'e getiririz."
Ben bu sözünü de açmasında ısrar edince de uzlaşmayı işaret etti; "SPK yasası çıktıktan sonra size daha net bir şey söyleyebilirim. Ama şunu kimse unutmasın ki, ne biz ne de hükümet; İzmir'in ve İzmirliler'in rızası olmadan, uzlaşmadan hiçbir şeyi oldu-bittiye getirmekten yana değil..."
İZMİR NE DERSE O...
Dünyada bugün en büyük borsalar birleşmekten çekinmiyor ve böylelikle büyüyerek rakiplerine fark atıp sıçrama yapıyorlar. Bakın, New York Borsası, Avrupa'nın en büyük borsası Deutsche Börse ile birleşmek istiyor. Eğer dünya ekonomisinde söz sahibi olmayı hedefliyorsak, oyunu kuralına göre oynamaktan başka çaremiz yok.
İstanbul'un Türkiye'nin finans merkezi yapılmasına da itirazımız yok. Bakın, bir süre önce Ege Bölgesi Borsası'nı kurmak için kolları sıvayan ancak; bugünün ihtiyacını karşılamayacağını gördükleri için bundan vazgeçen İTO Başkanı Ekrem Demirtaş, rotayı daha gerçekçi hedeflere çevirdi. Ancak elbette; yılda 440 milyar TL'lik işlem hacmi ile Türkiye'nin yüz akı olmuş VOB, bu yeni düzende yerini alırken, başta İTB olmak üzere İzmir'in rızasının alınması ve İzmir dışlanmadan bir formül oluşturulması şarttır. Bunu bir kez daha kayıtlara geçirmiş bulunuyoruz...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.