Altınordu son iki maçında (Balıkesir ve Boluspor) herkes 6 puan zannederken aslında tam 12 puan aldı.
Bu 12 puanı da son dakikalarda attığı gollerle kazandı. Demek ki futbolda hakemin düdüğü çalana kadar maçı bırakmayacaksın.
İşte bu nedenle ben Altınordu takımını ve Hüseyin Eroğlu'nu disiplinli bir şekilde maçın son dakikasına kadar mücadeleye asılmalarından dolayı alkışlıyorum.
Futbolda pes etmek yok. Pes ettirmek var. İşte Balıkesir maçından sonra Boluspor karşısında da pes etmeyen ve savaşan bir Altınordu vardı. Boluspor 10 kişi kalmasına rağmen çok iyi mücadele etti. Kazanmak için her şeyi yaptı. Ama bir şeyi unuttular.
Kaleci Ali Emre'yi... Ali Emre kalesinde devleşerek hem penaltı kurtardı, hem de son dakikalardaki pozisyonu kurtararak maçın önüne geçti. Bravo Ali Emre.
BU GENÇLERE İNANIYORUM
Gel gelelim Sami Satılmış'a. Aferin Sami!
Maç boyunca çok koştun, çok pres yaptın ve müthiş bir futbol oynadın. Bu müthiş oyunu da altın bir golle takımına maçı kazandırarak taçlandırdın. Sakın şımarma, böyle devam et. Kaptan Ahmet İlhan ise gerçekten iyi bir profesyonel ama geçen maçta kırmızı kart gördükten sonra dönüşü muhteşem olmadı.
Sen çok çabuk mücadele eden, gole yakın bir kaptandın ve seni televizyonda anlatırken ve izlerken zevk duyuyordum. Ama Bolu karşısında o eski kaptanı göremedim. Yani bundan sonra sakın kendini kartla oyundan attırma. Hüseyin Eroğlu'nun hem kötü gidişine hem de takımını her geçen gün iyiye doğru bir ivme yakalattırdığına şahit olduk.
Bu, futbolcularına iyi bir güven ve moral getirmiş. İnanıyorum ki ikinci yarıda çok iyi bir kamp dönemi geçirdikten sonra geçen yıl ki gibi Play-Off'u yakalayabilecek bir performans görürüz. Çünkü Altınordu yerli malı, yurdun malı ve hepsi orijinal. Ben bu gençlere sonuna kadar inanıyorum. Son iki maçta son dakikaya kadar mücadele eden takım ruhunu gösterdiler. Tebrikler Altınordu.
