Kendisi her ne kadar "Yok öyle bir şey" dese de CHP'nin Kılıçdaroğlu'ndan sonraki lideri Selin Sayek Böke'dir...
Çünkü üst akıl öyle istiyor.
Böke'nin son dönemde siyasi nezaketi bir tarafa bırakıp Devlet Bahçeli, Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ağır ifadelerle yüklenmesi bu planın bir parçası...
Kasım'daki ABD seçimlerini Hillary Clinton bir alsın...
Göreceksiniz Böke planı daha da hızlanacak...
Üst akıl, Deniz Baykal'ı kaset komplosuyla devirdikten sonra Kılıçdaroğlu'nu partinin başına nasıl getirdiyse Böke'yi de öyle getirecek.
Yani izleyecekleri yol haritası belli...
Önce medya desteğiyle yıldızı parlatılacak... (Bknz:CHP kurultayından sonra Hürriyet'in "Böke 2 yılda zirveye" manşetiyle çıkması...) Sonra bir büyük ilden büyükşehir adayı gösterilecek...
Kılıçdaroğlu'nu İstanbul'a yollayan üst aklın Böke için düşündüğü kent tabi ki İzmir...
İzmir'de seçim kazanmış sarışın güzel kadını ilk fırsatta partinin başına geçirecekler.
CHP kulislerinin şu sıralar bir numaralı gündem maddesi Böke'deki dikkat çekici hareketlenme...
Anadolu illerine sıklaşan ziyaretler, iktidar ve MHP'ye karşı dozu giderek artan siyasi eleştiriler vs...
Herkes birbirine aynı soruyu soruyor...
Böke nereye koşuyor?
Yaklaşan Selin Sayek Böke tehdidini Aziz Kocaoğlu da fark etmiş gibi görünüyor.
Böke kentten ayrılır ayrılmaz 397 yılla yargılandığı büyükşehir davasıyla ilgili basın toplantısı düzenlemesi pek bir manidar geldi bana?
Kusursuz bir FETÖ tezgahı olan bu davanın mağduru olduğunu sanki bir yerlere hatırlatmak istiyor Aziz Başkan...
Gerçi bu davanın mağduru mu yoksa kazananı mı olduğu tartışmalı...
Ama elindeki en önemli kozlardan biri hala büyükşehir davası...
Sadece büyükşehir davası değil, "İzmir'in malları İzmir'de kalsın" kampanyasına da yeniden başladı Kocaoğlu...
Bir anlamda fabrika ayarlarına döndü.
Başbakan Binali Yıldırım ve iktidar partisiyle ilişkiler bu kadar sıcakken hem de...
Koltuğunu ciddi anlamda tehlikede görüyor olmalı...
Yoksa niye "Ben buradayım" diye bayrak göstermeye çalışsın değil mi?
Koltuk sevdası işte böyle bir şey... 70'inde bile adamı böyle koşturuyor...
Kolay gelsin Aziz Bey...
