Zhejiang Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden (Çin) Prof. Dr. Tingo Lang ve ekibi, Wuhan kentinde başlayan ve küresel bir pandemiye yol açan SARS-CoV-19 virüsünün yol açtığı hastalığın tedavisi için bir rehber kitap kaleme aldı. Artık, Çinli uzmanlar, salgın ile uğraşmıyorlar, salgın deneyimlerini dünya ile paylaşıyorlar. Johns Hopkins Üniversitesi'nin verilerine göre, ABD'deki vaka sayısı 100.000'leri geçti ve artık Amerika, salgının dünyadaki yeni merkez üssü! Yine de Çin, 81.285 hasta ve 3292 ölümlü vakadan oluşan seri ile inanılmaz bir bilgi datası oluşturdu. İşte, Lung ve ekibi, bu deneyimlerini kitaplaştırdı.
Halihazırda, birçok ülkeyi etkisine alan Virüs, 640 bini aşkın kişiyi infekte etti ve 125 binden fazlası sağlığına kavuşmuş durumda. Bir iyileşme oranı vermek gerekirse yüzde 84 gibi yüksek rakamlar ortaya çıkıyor. Bu oldukça umut verici bir yüzde, çünkü dünyada toplam can kayıbının 35.000'i geçmesi, insanı dehşete düşürüyor.
ABD'de 100.000'leri geçen vaka sayılarını, az farklarla İtalya, İspanya ve Almanya gibi kıta Avrupa'sının başat ülkeleri takip ediyor ki, Avrupa'da toplam sayı 300 binleri geçti. Ölüm rakamları da 20 bine doğru tırmanmakta.
Şimdilik Almanya, 50 bin vaka içinde 285 gibi oldukça düşük ölüm sayısı ile çok başarılı bir mücadele örneği olarak takip edilmekte.
GLOBAL KRİZ
195 ülkede salgın etkisini her geçen gün artırarak gösterirken ve küresel vurgu olarak Dünya Sağlık Örgütü Pandemi tanımlaması yapmışken, her ülke başının çaresine bakar bir halde ortaya insiyatif koymaktan aciz bir tablo içinde. Dünya liderliği söylemine en fazla sarılan ABD, olası kayıplarını yüzbinli rakamlarda tutmak için eyaletlerinde karantina çalışmalarını arttırdı. Çin ise, bir tür kamuoyu PR'ı sayılabilecek sembolik yardımlar göndermekle meşgul. Avrupa ve Rusya gibi ülkeler ise kendi dertlerine düşmüş durumda, esameleri bile okunmuyor.
Halbuki, küresel sorunların çözümü küresel liderliği gerektirir.
Tüm dünyada birçok ülke, kaynaklarını ilaçlar ve aşı için harcamakta, zaman kaybedilmekte. Ülkeler sıkı bir işbirliği içinde çalışmalarını entegre ettiklerinde daha hızlı sonuçların alınacağı açık bir gerçek. Üstelik küresel liderlik ve işbirliği sadece hastalığın tedavisi ve aşı çalışmalarını değil, postcorana zamanlarında beklenen global ekonomik kriz ve resesyon için de zorunlu.
ÖZEL TEDAVİSİ YOK
Makalenin başlığı kapsamında şunu belirtmeliyim ki, Dr. Thingbo Lang, hazırladığı 83 sayfalık kitapta spesifik bir tedavisi olduğunu maalesef belirtemiyor. CoVit 19 için henüz kesin bir tedavi bulunabilmiş değil.
Dünyadaki birçok hastane, destek tedavileri ile antibiyotik, antiviral ve sıtma gibi hastalıklarda kullanılan kinin türevlerini hastalarına uygulamakta.
Dr. Thingbo da bu deneyimlerini paylaşıyor. Ayrıca, Favipravir gibi, Çin Ulusal Biyoteknoloji Geliştirme Merkezi Başkanı Cang'ın da, salgın sürecinde Wuhan kentinde, 200 serilik bir vaka üzerinde uygulandığında iyileşme süresini hızlandırdığını teyid ettiği yeni ilaçlar söz konusu. Aşı için ise yoğun çalışmalar yapılmakta.
GEÇ KALMAKTAN KORK
Elbette, Çinli tıp otoritelerinin deneyimleri doğrultusunda kullandıkları tedavi yöntemleri ve ilaçlar kuşkusuz önemli ancak özellikle üzerinde durdukları konu 'izolasyon'. Ortak metodoloji, SARS, Ebola ve MERS'e göre daha hızlı yayılma özelliğindeki korona virüsünün bulaşıcılığının önüne geçmek. Bu da sıkı bir sosyal izolasyon ile mümkün. Aklıma, "Kanserden değil geç kalmaktan kork' sloganı geliyor: Ülke olarak, gerekli zorunlu izolasyon kararlarını alıp,hızla taramalar ile taşıyıcıları sınırlandırıp CoVit19 pandemisini yenmek için geç kalmamalıyız.