• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Dünya Hepatit Günü ZEKİ HOZER

Dünya Hepatit Günü

zeki.hozer@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30 Temmuz 2022, 18:41

Dünya, SARS-CoV-2 pandemisi ile üç yıldır mücadele içinde. Şimdilik 579.780.429 kişi hastalık tanısını almış durumda, 549.638.534'ü de hastalığı geçirdi. Ne yazık ki küresel bağlamda 6.414.615 insan, bu enfeksiyon yüzünden öldü. Elbette pandemi var diye diğer hastalıklar gezegenimizden yok olmadı. Sadece gündemdeki yeri daha alt basamaklara düştü. Kamu sağlığı açısından önemli hastalıklardan birisi de hepatitler. Ülkemizde 3.5 milyon, dünyada ise 400 milyona yakın insanı ilgilendiriyor.
Bu açıdan, her sene 28 Temmuz günü, farkındalığa yol açmak adına 'Dünya Hepatit Günü' olarak belirlenmiş.
Dünyada 375 milyon insan Hepatit B ve C virüsü taşıyor, her sene de 1.5 milyon insan Hepatite bağlı siroz ve karaciğer kanseri nedeni ile ölüyor. Birçok insan, taşıyıcı olduğunu bilmeden en hafifinden kalitesiz yaşam ya da iş performansında verimsizlik gibi nedenlerle hayatına devam ederken ülkelerine de milyarlarca doları bulan maliyetlere yol açıyor.

YENİ KEŞFEDİLEN TÜRLER
Hepatit, bilindiği üzere karaciğerin iltihabı anlamına gelir ve viral ya da bakteriyel enfeksiyonlar, alkol, bazı ilaçlar, toksinler, metabolik hastalıklar buna neden olabilir. Hepatit A, Hepatit B ve Hepatit C, viral enfeksiyonlar arasında en önemlileri ve en sık görülenleridir. Ayrıca Hepatit D, E ve G virüsleri de vardır.
Hepatit D, yalnızca hepatit B virüsü ile birlikte görülür. Bunun nedeni çoğalmak için Hepatit B virüsüne ihtiyaç duymasıdır.
Hepatit D virüsü, Hepatit B infeksiyonunun kliniğini ağırlaştırır. Hepatit E ise Hepatit A virüsüne benzer, ülkemizdeki taşıyıcılığı yüzde 5 civarında olduğu sanılıyor. Bunların dışında Hepatit G gibi nispeten yeni keşfedilmiş viral türler de söz konusudur. Üzerinde durmak istediğimiz B tipi, sarılıkların, el sıkışmak, öpüşmek gibi sosyal davranışlarla ya da öksürmek veya aynı çatal-bıçağı kullanmak ile geçmediğini özellikle belirtelim.
Parenteral ve cinsel geçiş yolları sözkonusudur yani bulaş için kan ve vücut salgısı teması gereklidir. Ayrıntı vermek gerekirse, ter, idrar, vajina salgıları ile temas, iğne batmaları, dövme, akupunktur iğneleri, kan nakli, kulak deldirme, ortak jilet kullanımı, enfekte anneden doğum ve cinsel temas ile bulaşın gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Burada korunmasız cinsel ilişki, ortak paylaşılmış olan veya tekraren kullanılan enjektörler ya da jilet ve traş takımları ile manikür, pedikür şeklinde kişisel bakım yapılan ama hijyenik olmayan ticari alanların kullanımı, virüsün geçişi için riskli alanlardır. Yüzde 30'a yakın hastada hangi yolla geçtiğinin tespit edilemediğini burada belirtelim.

ÇOK SİNSİ BİR HASTALIK
Esasında hastalık ortaya çıktıktan sonra, erişkinlerde yüzde 80-95 oranında iyileşme olmaktadır. Ancak bu vakalardaki enfeksiyonun kronikleşmesi, ileri yaşlarda siroz ya da karaciğer kanseri gelişme riskini ortaya koymaktadır.
Bu risk, virüsün alınmasından itibaren karaciğer dokusuna zarar vermesi neticesi gerçekleşmekte olup bazı vakalarda yıllarca hiçbir belirti olmamasına rağmen, 25-30 yıl sonra bile hastalığın ortaya çıkması görülebilmektedir. Dolayısı ile Hepatit B enfeksiyonu çok sinsi bir hastalıktır. Her ne kadar ülkemizde, aşılama ve eğitimin yanı sıra yeni tedavilerle çok başarılı sonuçlar alınıyor olsa da hastalık kaynaklı ölümler maalesef yaşanmaktadır.

49 YAŞA KADAR AŞI YAPTIRILABILIR
"Akut" hepatit B enfeksiyonlarında, nezle/gribi andıran bulgular şeklinde bir seyir ya da büyük çoğunlukta hiçbir belirtinin olmadan infeksiyon devam etmekte, bazı hastalarda ise gözlerde sararma ve idrar renginde koyulaşmanın dikkati çekmesi ile doktora başvurma görülmektedir.
Tanı konulduktan sonra, ilaç tedavisi önerilmemektedir. Kronik hepatit ve karaciğer sirozu gelişen hastalarda ise aşılama ve gen tedavileri gibi etkili tedavi yöntemleri uygulanabilmekte. Okuyucularımıza, Hepatit A ve B aşısı yaptırmalarını öneriyoruz. Sağlık Bakanlığının normal aşılama takviminde, bebekler, aile hekimlerince A ve B aşılarını ücretsiz yaptırabilmekte. Ayrıca 15-49 yaş arası erişkinler de bu hizmeti alabilmekte.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.