İzmir Körfezi'ndeki kirlilik herkesin malumu... Birkaç haftadır artan bu kirliliğin ölümcül sonuçları da kıyılarımıza vuran ölü balık sürüleriyle iyice yüzümüze yüzümüze çarpar hale geldi. Körfez çok uzun zamandır can çekişiyordu ama tablo hiç bu kadar çarpıcı boyutlara ulaşmamıştı. Bunda biz insanoğlunun payı ise büyük. En büyüğü ise yerel yönetimlerimizin yıllar içinde bu hayati sorunun çözümüne yönelik somut adımlar atma konusunda müthiş bir boşvermişlik içinde olması var.
BOŞVERMİŞLİK SARMALI
Tehlikenin boyutu büyüdükçe sanki boşvermişlik de aldı başını gitti yıllar içinde. 'Nasıl olsa temizlenmesi artık mümkün değil mi' dediler, 'böyle gelmiş böyle gider mi' dediler yöneticilerimiz tam olarak bilmiyorum ama sorunun artık ötelenecek bir tarafı kalmadı, orası son derece açık. Bu arada yerel yönetimlerimizin boşvermişliği demişken İzmir'in siyasi kimliği, daha doğrusu İzmirlilerin siyasi duruşunun da bunda çok etkisi olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Çünkü İzmirliler şehirdeki tüm kötü gidişata rağmen aynı siyasi tercihleri yapmaktan vazgeçmiyorlar. Bu söylediğim İzmirlilerin oy tercihlerini sorguladığım anlamına gelmesin.
SİYASET ÜSTÜ BİR BAKIŞ
Ben bu noktada siyaset üstü bir bakış açısı gerektiğini düşünenlerdenim.
Çünkü şehirlerin geleceğini ilgilendiren konular aynı zamanda büyük bütçeler gerektiren konular oluyor. Yani sadece yerel yönetimlerin bütçeleri imkanlarıyla başa çıkabilecekleri başlıklar değil. Dolayısıyla insanlarımızın da olaya bu bakış açısıyla bakmaları gerekiyor. Sadece yerel yönetim ya da sadece merkezi idare değil çok daha bütüncül çözüm getirilmesi gereken bir alan İzmir Körfezi. O yüzden bu devasa çevre felaketinin çözümü için de tam bir işbirliği gerekiyor.
MERKEZ-YEREL İŞBİRLİĞİ
Önceki gün bu sorunun çözümü noktasında kritik bir toplantı gerçekleşti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, beraberinde bilim insanlarının da yer aldığı tüm paydaşlarla Körfez'de incelemelerde bulundu. Hemen ardından da alanında uzman isimlerin yer aldığı bir heyetten oluşan Bilim Kurulu üyeleriyle bir toplantı yaptı. Hem bu toplantıya hem de incelemeye İzmir ve ilçelerinin yerel yöneticileri de davet edildi. Ancak her nedense bu toplantıda İzmir halkının oylarını temsil eden yöneticilerimiz katılmadılar.
Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay toplantıda neden yer almadığına dair eleştirilere önceden planlanmış yurt dışı gezisini gerekçe gösterdi. Tugay'ın önceden planlandığını söylediği gezisi Sağlıklı Kentler Birliği toplantısı. Evet bu toplantıda Türkiye'nin İzmir'in en üst seviyede temsil edilmesi çok önemli. Ancak kimse kusura bakmasın Körfez'deki krizin çözümünden daha önemli değil.
Kim ne derse desin merkezi-yerel idarenin çok acil işbirliği yapması gereken böyle kritik önemde bir konu varken, İzmir'de bu kadar önemli bir halk ve sağlığı sorunu varken kentin Sağlıklı Kentler Birliği'nde temsil edilse ne olur edilmese ne olur! O nedenle Bakan Kurum'un, Tugay'a yönelik yaptığı haklı eleştiriye siyasal pencereden bakılmasına neden olacak şekilde çarpıtılmasını haklı bulmuyorum. Zira konuya iktidar kanadından siyasal yaklaşılmadığı İzmir'in bu devasa sorununun çözümü noktasında gösterilen en üst düzeyde iradeyle sabittir...