Zümrüt Yılmaz

Gönüllülük zorunluluk

Kredi kartlarından savunma sanayiine katkı payı alınması konusu son günlerde ülkemizin yeni gündem maddelerinden biri haline gelmiş durumda. Birçok konuda olduğu gibi bu konu da kutuplaşma malzemesi haline getirildi. Özellikle sosyal medya platformları üzerinde ciddi tartışmalar yürütülüyor günlerdir.
DAYATMAYI SEVMEYİZ
Biz Türk Milleti olarak dayatmaları sevmiyoruz.
Burası aşikar. Ne zaman herhangi bir konuda bir zorunlu uygulamaya gidilse hep bir ağızdan isyan yükseliyor. Pek çok konuda milletten haberi olmayan bir kısım muhalif de bu özelliğimizi çok iyi biliyor.
İsyan çıkaracak bir kıvılcım atıp kenara çekiliveriyorlar.
Oradan sonrası kontrolsüzce büyüyen bir tartışma...
Halbuki, milli duyarlılığı da oldukça yüksek bir ülkeyiz. Hatta o kadar ki mülteciler konusunda ortaya atılan doğru yanlış her bilgi kırıntısı devasa olaylara mahal verebiliyor mesela. Ama gelin görün ki söz konusu uygulama dayatma gibi kamuoyuna sunulduğunda konu milli savunma yatırımları bile olsa itirazlar yükseliyor, aynen bu olayda olduğu gibi...
BİR KISIM MUHALEFET...
Ekonomide, son dönemde enflasyonu geriletmek için birçok uygulama hayata geçirildi. Yeni kaynaklar bulunması, kayıt dışılığın önlenmesi gibi birçok konuda ciddi adımlar atıldı. Türkiye'nin yabancı yatırımcılar nezdinde güvenilir bir ortak olmayı sürdürmesi için içeride ayrı, dışarıda ayrı çalışmalar yürütülüyor. Tüm bu çabaların içinde, savunma sanayiine ek kaynak yaratılması için gündeme gelen bu uygulama konunun küçücük bir bölümü aslına bakarsanız. Bana göre de böyle bir uygulamanın yanlış bir tarafı yok. Ancak gelin görün ki toplumdaki yansımaları hiç de öyle değil. Tabii ki bunda yukarıda bahsettiğim küçük azınlığın haddinden fazla etkisi var. Çünkü ülke meselelerinde sergiledikleri kayıtsızlığa inat böyle mevzularda yangın çıkarma potansiyelleri çok yüksek o küçük grubun...
MİLLİYETÇİ DUYGULAR
Başa dönecek olursak ilk başta biz milletçe dayatmayı sevmeyiz dedim ya... Örneğin bu tartışma çıkarılan savunma sanayii desteği ile ilgili gönüllülük esasına dayalı bir uygulama getirilseydi durum çok daha başka yorumlanabilirdi. Çünkü çok yüksek ihtimalle bizim vatandaşımız mevzuya tamamen milli duygularla çok daha sıcak yaklaşırdı. Nitekim tam da anlatmak istediğim şeye örnek teşkil edebilecek bir kampanya başlatıldı mesela. Birçok kişi, gönlünden ne koparsa milli savunma teknolojilerinin geliştirilmesi ve yaklaşan savaş tehdidine karşı ülkemizin savunma hattının güçlendirilmesi için vermeye razı olduğunu duyurmaya başladı. Hatta milli savunma sanayii kuruluşlarına bağışlar yapıldı. Ama neticede bu uygulama, hükümetin ekonomideki olumsuzları gidermek adına aldığı kararlardan biriydi ve bana göre desteklenmeliydi. Bu şekilde geri adım atılmasında haksız yere çıkarılan yangınların çok etkili olduğunu düşünüyorum. Nasıl vergide adaletin sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını, zamanında teşvik amacıyla bazı sektörlere tanınan vergi istisnalarından vazgeçilmesini, dürüstçe herkesin kazandığına karşılık gelen vergiyi ödemesini istiyorsak burada da durum farklı değildi. Özellikle böyle kritik bir dönemde milli bir meselede milleti ayrıştırmanın kötü sonuçlarına yine milletçe biz maruz kalacağız çünkü
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.