TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un Anayasa'nın ilk 3 maddesi ve bu ilk 3 maddenin değiştirilemeyeceğini, değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceğini garanti altına alan 4. maddesi ile ilgili tartışmalar malum. Daha önce hem Başkan Erdoğan hem de AK Parti ile MHP kurmaylarının defalarca altını çizdikleri, bu maddelerle ilgili hiçbir sıkıntılarının olmadığını ifade etmelerine rağmen şu an maalesef Kurtulmuş'un açıklamaları üzerinden yeni bir çatışma alanı yaratılmaya çalışılıyor.
BURADAKİ MAKSAT BAĞCIYI DÖVMEK
Üstelik Kurtulmuş, "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür" ibarelerini içeren 3. maddenin kaldırılmasına yönelik bir şey söylememişken...Ne demiş Kurtulmuş? Aslında bu ifadenin 'milletin ülkesi ve devletiyle bölünmez bir bütün' olduğu şeklinde merkeze 'milleti' koyacak şekilde düzeltilmesi gerektiğini... Peki haksız mı? Bence değil. Nedenine gelince... Lafa gelince merkeze 'milleti' koyan sivil, bütünlükçü, kapsayıcı bir anayasa özleminden bahsediyoruz. Türkiye'nin darbe dönemlerinin anayasasıyla yönetildiğinden yakınıyor birçoğumuz. Üstelik ülkenin bu ihtiyacını çok uzun bir zamandır her fırsatta dillendiren bir iktidarla yönetiliyoruz yıllardır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce mevcut anayasayı günümüz koşullarına uyarlamak, darbe ve vesayet kalıntılarından arındırmak için birçok düzenleme yapıldı bugüne kadar. Ve bütün bu düzenlemelerin temel mantığı milleti merkeze koyma düşüncesiydi. O halde bir siyasetçinin, üstelik Meclis'e Başkanlık eden tecrübeli bir ismin kendince yanlış ya da hatalı veyahut eksik bulduğu bir ifadeyi dile getirip, mevcut maddenin milleti merkeze koyacak şekilde düzeltilmesi gerektiğini dillendirmesinde nasıl bir sakınca var? Zaten sivil anayasa konusu kamuoyu gündeminde etraflıca tartışılsın isteniyor. İtirazı olan saçma sapan ve ayrıştırıcı olmadığı müddetçe özgürce fikrini dile getirmezse bu konunun kamuoyu önünde tartışılmasında nasıl bir fayda olabilir? Ayrıca bir siyasetçinin kişisel fikrini söylemesi siyaset yaptığı partinin ya da temsil ettiği kurumun resmi görüşlerini kapsamak zorunda mı Allah aşkına!
AYNI OLMAK ZORUNDA DEĞİL
Elbette, siyaset yaptığı oluşumla temel noktalarda ortak hareket etme, ortak bir dil kullanma zorunluluğu var ancak partinin resmi ideolojileri ile kişisel fikirleri de bire bir aynı olmak zorunda değil. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz Numan Kurtulmuş bu ülkenin Meclis'inin başkanı. Kişisel fikirlerini benimsemek zorunda da değilsiniz. Ancak şu an Kurtulmuş hakkında atıp tutanların, kendisinin dillendirdiklerinin zerresini anlamamış, söylediklerini başkan sona okuyup dinlememiş olduklarına eminim.