Giriş Tarihi: 02 Haziran 2012, 16:03
Bana göre gazeteciliğin en güzel tarafı her gün yeni insanlarla tanışma fırsatı bulmaktır. Sadece haber kaynaklarıyla değil okuyucularla da tanışıp sıcak ilişkiler kurmak bizlere çok şey kazandırıyor. Her mektuptan, her mesajdan yeni birşeyler öğreniyoruz.
Bu hafta sizlere okurlarımızla aramızda geçen bazı yazışmalardan örnekler vermek istiyorum.
Bergama'dan yeni mezun bir üniversite öğrencisi:
"Merhaba, tarım işletmeciliği ve pazarlama alanında ön lisans eğitimi aldım ancak iş bulamadığım için dayımın kahvesinde ocakçılık ve garsonluk yapıyorum. Eğitimli olduğum halde bu işi yapmak zoruma gidiyor ve utanıyorum. Lütfen iş bulmam konusunda bana yardım edebilir misiniz?"
Sevgili dostum,
Her şeyden önce "ocakçılık ve garsonluk" yapmanın neden gücüne gittiğini anlayamadım. Para kazanmak neden utanılacak bir şey olsun ki?
Bardağın dolu tarafına bakmanı öneririm sana. Küçük gördüğün kahvecilik aslında senin para alışverişini ve müşterilerle ilişki kurmayı bildiğini göstermez mi? Ayrıca küçük bir işletmeyi çekip çevirebilecek zeka ve sorumluluğa sahip olduğun da ortaya çıkmıyor mu?
Rahmetli Sakıp Sabancı her zaman gençliğinde hamallık yapmış olmakla övünmez miydi?
Yapı ve inşaat elemanları üreten Türkiye'nin en büyük firmalarından birisinin tepe yöneticisi olan bir arkadaşım Akın Yenice, mesleğin ilk yıllarında "ayakçılık" yaptığından gururla behseder.
KÜÇÜKTEN BAŞLAMAK
Yurtdışında da durum aynı. İngiltere'nin ünlü finans okullarından Middlesex Business School'u "yıldızlı pekiyi" yani "iki A" bitiren bir kız arkadaşım vardı. İş deneyimi elde etmek için zenci bölgesindeki bir ayakkabı mağazasında iş buldu kendine. Görevi ise depoda ayakkabı kutularını tasnif etmekti. Ancak üç veya dört ay sonra müşterilerle ilgilenmeye başlayabildi. Bu arkadaşım şimdilerde Halifax adlı bir bankada müşteri ilişkileri yönetmeni olarak görev yapıyor.
Herkes bir yerlerden başlıyor öyle değil mi?
EKSİK NEREDE?
Türkiye'nin önde gelen online insan kaynakları sitelerinden Secretcv.com'un Genel Müdürü Okan Tütüncü ile yaptığımız bir sohbet sırasında şunları söylemişti: "Yeni mezunların en önemli eksikliği okul dönemlerinde veya daha sonra iş deneyimi edinmemiş olmaları. Kasiyerlik bile yapmış olsalar bunu mutlaka özgeçmişinizde belirtmeliler çünkü bu onların iş yaşamını ve para alışverişini bildiğinizi gösterir. Bu işveren için önemlidir"
Gelelim nasıl iş bulabileceğin konusuna. Eğitim dönemini nasıl geçirdin? Staj yapabildin mi? Mesleki anlamda ne kadar yeterlisin? Okuldaki eğitim dışında kurslara seminerlere katıldın mı? Bilgisayar ve yabancı dil bilgin nasıl? İyi bir özgeçmiş hazırladın mı? Sana iş verebilecek firmaların bir listesini çıkarıp özgeçmişini gönderdin mi? Özgeçmişinin işverene ulaştığından emin misin? İnsan kaynakları firmalarıyla görüşüp onlara da özgeçmiş bıraktın mı? Tanıdıklarını etkin olarak kullanabiliyor musun? Yeni arkadaşlıklar kuruyor musun? İş ilanlarının yayınlandığı gazeteleri ve internet kaynaklarını düzenli olarak tarıyor musun? Bütün bu sorulara cevabın olumluysa iş bulamaman için bence bir sebep yok.
Sevgiyle kal...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.