Giriş Tarihi: 06 Eylül 2014, 17:45
Genç bir kadınsınız. Uzun süredir beraber olduğunuz bir adam var. Her şey yolunda gidiyor. Hatta arada sırada da olsa şaka yollu sitem ediyorsunuz adama: ' Ne zaman evlenme teklif edeceksin?' diye... Buna rağmen çok da üstelemiyorsunuz, çünkü sizin de işinize gelen bir durum var. Düğün dernek yorucu ve stresli işler. Aileler karışıyor, ortalık karışıyor falan... Tabii sizin bu müşkülpesentliğinizin ve konformist yapınızın damat adayı da farkında.
Bir gün sevgiliniz sizi Çeşme'de bir arkaoaşınızın yatına balık avlamaya davet ediyor. Oltaları suya sallıyorsunuz. Oltanız geriliyor. Çekiyorsunuz, o da ne? Oltanıza kırmızı plastikten yapılmış 3 balık takılıyor. Balıkların üzerinde 'Lütfen evlen benimle' yazıyor. Çığlık kopuyor. Sarılmalar öpüşmeler falan tabii... Sonra damat adayınız diyor ki; 'Sevgilim bunu kutlamak için Alaçatı Port'ta restoranda yer ayırtım. Gidelim' Zodiak botla karaya doğru gidiyorsunuz. Yalnız bot sanki yanlış tarafa gidiyor. Bir bakıyorsunuz, Windy Beach Club iskelesinde bir kalabalık... Bot yanaşınca tüm bu tezahürat eden kalabalığın aileniz ve en yakın arkadaşlarınız olduğunu fark ediyorsunuz. Meğer reklamcı sevgiliniz aylar önceden gelinlik provası bile yaparak size 'nikahsız' bir düğün hazırlamış. Sevdiğiniz herkes bu düğüne davetli, siz hariç! Büyüleniyorsunuz, ağzınız bir karış açılıyor. Sevinç gözyaşları döküyorsunuz. Şaşkınlığınız geçince kuaför ve gelinlik giymek için önceden belirlenen lokasyona gidiyorsunuz. Her şey hızla olup bitiyor. Meğer çevrenizdekiler haftalardır bunu biliyor ve size rol yapıyormuş.
Bu rüya bana anlatıldığında uzun zaman inanmadım ve işin içinde bir bit yeniği aradım. Ne de olsa bir kadının kendi düğününü planlamak en temel isteğiydi. Ayrıca sürpriz doğumgünü partisi organizasyonu bile çok zordur. Doğumgünü sahibi huylanır. O gün hastalanabilir, bir işi çıkabilir falan. Yani eninde sonunda birkaç saat önceden de olsa öğrenmiştir, davetlileri görünce şaşırmış numarası yapar. Bu kez senaryo tamamen gerçekti. Senaryonun kahramanları reklamcı dostum Arda Büyükkoyuncu ve müstakbel eşi (Onu Kurtlar Vadisi'inden 'Peri' rolüyle anımsayacaksınız) güzel arkadaşım Ceren Olcayto, Alaçatı Albüm Club'da bir rüyayı bize yaşattılar. Allah mesut etsin...
Tabii tüm kadınlar Arda'nın yarattığı bu romantizm fırtınasından çok etkilenip bir anlamda ona aşık oldular. Hatta biri, 'O gün bana teklif yapılsa ve aynı gece Brad Pitt de teklif etse Arda'yı seçerdim' demiş. E daha ne?
Yalnız tabii erkekler grubu olarak biz bu durumdan çok memnun kalmadık. Arda'nın yükselttiği çıta bizim tekere çomak soktu. Pek çok kadın o gece kocalarına 'Anladın sen onu' der gibi ters ters baktı. Sonunda birkaç adam bir araya geldik ve karar verdik. Bu gece eğleneceğiz ve Arda'ya iyi davranacağız. Yalnız balayından dönünce tenhada kıstırıp buna Allah ne verdiyse ağız burun gireceğiz. Kısmet bakalım... Toplandık bekliyoruz. Arkanı kolla Arda!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.