Diyarbakır'ın yeni emniyet müdürü Recep Güven öyle sözler söyledi ki, Ankara karıştı.
"Dağda ölen teröriste ağlamayan insan değildir" dedi emniyet müdürü.
Söyledikleri bundan ibaret değildi tabii, "Eli silahlı teröristi enterne edemeyen devlet de devlet değildir" dedi ve bu durumun insanı çelişik bir durumda bıraktığının altını çizdi.
Ve tabii sen misin bu sözleri söyleyen; Ankara'da başta Başbakan Erdoğan Erdoğan olmak üzere, Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli'den, hani sözün gelişi, bir araba dayak yedi.
Zavallı emniyet müdürünü, söylediğine söyleyeceğine pişman ettiler ve kafasındaki oyun planını bozup attılar.
***
Önce şu soruya cevap arayalım: Emniyet müdürü bu lafları etmekle haksız mı? Hayır, hem haksız değil hem de kötü niyetli, kafası karışık bir kamu görevlisi değil.
Diyarbakır çok özel bir yer, orada emniyet güçleri ile halk ilişkileri yurdun herhangi başka bir yerinden çok farklı özellikler taşıyor.
Diyarbakır'da siz halkın güvenini kazanamazsanız polis olarak şehrin asayiş durumunu yönetmeniz çok zordur.
Buranın halkı son derece duygusaldır. Aşırı derecede örgüt baskısı altındadır. Kamu görevlisine kolay kolay güvenmez, güvendiği zaman da onunla işbirliği yapar.
Daha önce Gaffar Okan bunu başarmıştı ama onu karanlık eller bunu başardığı için yok ettiler.
Şimdiki müdür Recep Güven iyi yetişmiş bir müdür ve Diyarbakır'da daha önce de görev yapmış. Yani o mıntıkayı, oranın sosyolojini, ora insanının hangi mesajlara duyarlı olduğunu iyi biliyor.
Göreve başlarken anlaşılıyor ki Diyarbakır halkıyla doğrudan ve sağlam bağlarla bir ilişki geliştirmek istiyor.
Yöntemi doğru ve akıllıca ama zamanlama konusunda hata yaptı emniyet müdürü.
Türkiye'nin terörle mücadele yürüttüğü ve onca şehit cenazesinin kaldırıldığı bir dönemde kafasındaki formülasyonu bu denli keskin sözlerle ifade etmesine gerek yoktu.
Zaman içinde yedirerek vermeliydi bu mesajları.
Diyarbakır'ı gözeten ama ülkenin diğer kesimini dikkate almayan bir mesaj aktarımı olmaz.
Yapmaya çalıştığınız iyi bir iş işte böyle kazaya uğrar.
***
Başta Başbakan olmak üzere diğer parti liderlerinin Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'e yönelik sözleri doğru ve adil miydi peki?
Hayır, kesinlikle doğru değildi ve gereksiz derecede kırıcıydı.
Herkes biliyor ki Recep Güven akıllı bir kamu görevlisi. Kafasında bir proje var ve zamanlama hatası yapsa da onu uygulamak istiyor. Yani işinde başarılı olmak isteyen bir polis müdürü o.
İyi niyeti de ortada olduğuna göre onu eleştirirken biraz daha insaflı olmak gerekirdi.
Başbakan uyarı yapabilir, bu hakkıdır ama Tayyip Erdoğan gibi bir Başbakan bir polis müdürünü böyle ezip geçerse o adam orada nasıl görev yapabilir, kafasındaki planı nasıl hayata geçirebilir?
Tek sevindiğim nokta şu oldu: Başbakan müdürü fena ezdi ama belli ki onun iyi niyetinden şüphe etmediği için üzerini çizmedi.
Unutmayalım, bu devletin akıllı adamlara ihtiyacı var!