"Mogambo" sözcüğünü ilk kez duyduğumda 9 yaşındaydım. Alsancak'taki Şölen açıkhava sinemasında izlediğim bir filmin adıydı ve içi boş yıldız vermiştim. Nereden hatırladığımı sormayın. Yazıya başlarken çocukluğumda not tuttuğum sinema defterimi açıp baktım.
1953 yapımı bir Amerikan filmiydi ve Kenya'daki safaride bir goril avında geçiyordu. Çok beğendiğim üç büyük oyuncu Clark Gable, Ava Gardner ve Grace Kelly'ye rağmen filmi beğenmemişim. "Mogambo", sanırım Kenya dilinde en görkemli anlamına geliyor.
***
"Mogambo" adını ikinci kez 60'lı yılların ortalarında duydum. İzmir Fuarı'nın yer aldığı Kültürpark'taki bir gece kulübü olarak. Sonra, gençlik yıllarımızda müdavimi olduk. İki gece kulübü vardı Fuar'da. Biri özellikle yabancı sanatçıların geldiği Kübana, diğeri hem şov izlediğimiz hem de dans ettiğimiz Mogambo. Gelen sanatçılar bu iki mekanın ülkemizdeki en güzel gece klüpleri olduğunu söylerlerdi. Yani Mogambo en büyük, en gösterişli, en görkemli sıfatını gerçekten hakediyordu...
***
"Şimdi durup dururken bu Mogambo yazısı neden icap etti? diye soranlarınız olabilir. Onu da açıklayalım:
Efendim ben İstanbul'a yerleşmiş olmama rağmen iflah olmaz bir Alsancaklıyım ya! Haliyle Facebook'ta 2550 üyesi olan "Çocukluğunu ve Gençliğini Alsancak'ta Geçirenler Sayfası"nın da üyelerinden biriyim. Sayfamızda bir süredir "27 Temmuz'da Mogambo'da buluşalım" anonsları yer alıyor. Hatta Çeşme'den bile otobüs kaldıracaklarmış araba kullanmak istemeyenler için. İşte madem ki uzaklardayım ve bu buluşmaya katılamıyorum, ben de anılarımla katkıda bulunayım dedim ve bugünkü "Mogambo" yazısı bu nedenle yazıldı...
***
Rahmetli Saffet Kuyaş işletirdi Mogambo'yu. Saffet abi İzmir'deki ilk diskoyu da birinci Kordon'da açmıştı. Adı "Disco Saffet"ti ve çok küçük bir mekandı. 1964 yılında açıldığında yurt dışından getirteceği plakların listesini de ben yapmıştım. Kış aylarının en popüler mekanı oldu. Gecelerimizin ve Cumartesi- Pazar matinelerinin buluşma yeriydi. Diskjokeyliğini yıllarca Aygen yaptı...
***
Saffet abi yaz aylarında en popüler hafif batı müziği sanatçılarını getirirdi Mogambo'ya. O zamanlar orkestralar çok popülerdi. 1968 yaz sezonunda pistin karşılıklı iki yanına iki sahne yapmış, Durul Gence ve Kanat Gür Orkestralarını getirterek bir ilki gerçekleştirmişti. Orkestranın biri programını bitirir, ara vermeden diğeri başlardı. Yanılmıyorsam Timur Selçuk'u da ilk kez Mogambo'da dinlemiştim 1970 yazında. Hani tam da "Ayrılanlar İçin"in, "İspanyol Meyhanesi"nin, "Beyaz Güvercin"in ve "Sen Nerdesin"in ortalığı yıkıp geçtiği zamanda. Mogambo'nun kulisinde röportaj yapmıştım Semiramis Pekkan'la... Kimler, kimler gelmediki bu popüler mekana. Radyodaki arkadaşlarla Saffet abiden rica edip o zamanlar kimsenin tanımadığı Bülent Ortaçgil'i bile sahneye çıkartmıştık 1971 yazında Mogambo'da. Elinde gitarı "Şık Latife"yi söyleyen Bülent'in işine iki gün sonra son vermişti Saffet abi "Bu çocuk sosyetik müşterilerimizle dalga geçiyor, bana müşterilerimi mi kaybettireceksiniz" diyerek...
***
Mogambo 60'lı ve 70'li yıllarda adının anlamını haklı çıkarırcasına zirveden inmedi. 30 yıldan fazla oldu kapısından girmediğim. Alsancaklılar'ın organizasyonu olmasa hala varolduğunu bilemeyecektim.
27 Temmuz Çarşamba akşamı orada buluşacak dostlar lütfen benim için de kadehlerini kaldırsınlar. Sonra kadehleri hep birlikte Saffet Kuyaş için tokuşturalım. Bize 40 yıldır unutamadığımız Mogambo geceleri yaşattığı için...