• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Sehit anneleri, Kadınlar Günü ve Diyarbakır ARZU GÜNAYDIN

Sehit anneleri, Kadınlar Günü ve Diyarbakır

arzu.gunaydın@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 06 Mart 2020, 19:46

Ülkemiz zor günlerden geçiyor.
Önce vatan diyen atalarımızın yolunda hep birlikte hareket etmemiz gereken günlerdeyiz. Zira vatansız kalanların çektiği zulüm gözlerimizin önünde cereyan ediyor ve çektikleri çile bitmiyor. Şehitlerimizin acısıyla ezilirken yüreklerimiz, erdikleri şehadet mertebesinin yüceliği ile de teselli buluyoruz. Ve tabi ki kınalı kuzularımızın ayağına taş değmesin duaları da ağzımızdan eksilmiyor...
Bizim milletimiz vatanseverdir. İstiklal Marşı'nı duyunca 'hazır ol'da bekler, şehit ve gazilerimize minnet ve büyük bir saygıyla yaklaşırız. Öyle ki, ailesinden şehit vermiş olanlar gururla anlatır. Zaten ailesinden şehit vermeyen de yoktur zannımca.

GÜÇ VE TESLİMİYET
Ciğerimize kor düştü yine... Kınalı kuzularımız şehadet şerbetini içtiler...
Kendi adımıza elimizden dua etmekten başka bir şey gelmezken, İzmirli şehidimizin annesinin yanında olmak istedim, bir çoğumuz gibi... Şehit annesinin gözlerindeki güç ve teslimiyet, milletimizin ferasetli duruşunun en açık örneklerindendi. Kelimelerle anlatılamayacak, hayranlık uyandıran bir duruştu o...

ANNEYİ AYAKTA TUTAN
Anneyi ayakta tutan oğlunun şehitlik mertebesine ulaşmış olmasıydı.
Gözlerindeki gururu üzüntüsü bile saklayamıyordu. Zaten anlattıkları da şehadetin tesadüfi olmadığını çok açık gösteriyordu. Oğlunun yedi yaşından itibaren büyüdüğü semtteki şehitliği göstererek, "Ben şehit olacağım, beni buraya gömersiniz" dediğini anlatırken gözlerimizden süzülen yaşları annenin güçlü ve kararlı bakışlarından utandığımız için gizlemek zorunda kaldık. Elinden düşürmediği tespihi ile okuduğu duaların arasında anlatıyordu anne bizlere...
Sonra Diyarbakır annelerini düşündüm. Onların yüreğine düşen kor da çok acı olmalıydı. Günlerdir eylemlerini sürdüren Diyarbakır annelerinin o çadırdaki nöbetlerinden başka hiçbir planlarının olmadığını; sadece çocuklarına kavuşmaya odaklandıklarını biliyorsunuz mutlaka, 15 yaşındaki kızı dağa kaçırılan annenin "Çocuklarımızı onlar için büyütmedik" derken; o çadırda evladına yakın olduğu düşüncesiyle ayakta durabildiğini de muhtemelen.

ANMA GÜNÜ OLSUN
Ve Kadınlar Günü yaklaşıyor...
1857 yılında ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisinin daha iyi çalışma şartları istemesi ile başlattıkları grevde, Amerikan polisinin kadınlara saldırarak onları fabrikaya kilitlemesi ve ardından çıkan yangınla 120 kadın işçinin can vermesi ve cenazeye 10 binden fazla kişinin katılmasından sonra 1910 da Kopenhag'da verilen kararla belirlenen Kadınlar Günü...
İşte bu seneki Kadınlar Günü'nde en çok anılması gerekenler şehit anneleri ve Diyarbakır anneleri olmalı kanımca...
Her sene kutlamalarla geçen Kadınlar Günü bu sene ülkemizde anma şeklinde gerçekleşsin. Şehit annelerini anlatalım, anlayalım.
Onları incitecek söylemleri bırakmanın önemini açıklayalım mesela...
İnandığımız değerleri önemsizleştirme çabalarının en çok o annelere zarar verdiğini söyleyelim. En önemlisi dualarımızla hep yanlarında olalım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.