Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan-Türkiye, terörsüz Türkiye paradigmasını ilmek ilmek örüyor. İçte ve dışta Türkiye'nin yürüttüğü temaslara bakınca, Başkanımız Erdoğan'ın, 'Çok kapsamlı çok boyutlu her adımı incelikle düşünülmüş bir politika' izlediğini görmekteyiz. İçte, TBMM çerçevesinde önemli temaslar yapılırken, dışta Erdoğan'ın çelik çekirdek kadrosu(Hakan Fidan-Yaşar Güler-İbrahim Kalın) Ortadoğu ülkeleri nezdinde arka kapı temaslarına hız vermiş durumdalar, Cumartesi ve pazar günleri Başkan Erdoğan, AK Parti İl Kongrelerine katıldı. Önemli konulara değindi. Karadeniz'den verdiği mesajlar, özellikle TERÖRSÜZ TÜRKİYE PARADİGMASI üzerindeki sözleri, izlenmekte olan politikanın şifrelerini verdi. Erdoğan'ın şu vurgulamaları çok dikkat çekti. Rize'de Erdoğan'ın "Biz Suriye'ye adım atmadık ama Suriye'yi evvelallah her yönüyle ele almak suretiyle şu andaki hale getirdik. Şu anda Suriye'de yeniden bir güneş doğuyor" dediği nokta. Trabzon'dan kafalardaki "ABD oyalarsa, PKK-YPG silah bırakmazsa ne olacak?" sorusunun cevabını Erdoğan şöyle verdi: "Bölücü caniler ya bir an önce silahlarını gömecekler ya da silahları ile birlikte toprağa gömülecekler.
Üçüncü bir yol yoktur." Yani, Suriye'de PKK-YPG silah bırakmazsa askeri çözüm masada...
PKK TEMİZLENDİ
Türkiye ve Yeni Suriye hükümeti lideri Ahmed eşŞara birlikte, Suriye'de başta PKK-YPG/SDG'yi toprağa gömecek. EVET. Kahraman Türk Ordusu, Türkiye içinde hiçbir zaman kürtlerin temsilcisi olmamış, emperyalist ülkelerin taşeronluğu ile 40 yıldan beri kan akıtmış aparat PKK'yı temizledi. Bugün, Suriye'de de PKK/YPG-SDG'nin üzerinde yararlandığı zemin kayboldu.
Bölgemizde Kandil kan emicilerine ve PKK varlığının gerekçesi kalmadı. Artık Yeni Suriye gerçekliğinde Kürtleri PKK/YPGSDG zulmünden kurtaracak.
Bu gerçeği Ankara'da terörsüz Türkiye paradıgması yolunda çalışan Ahmet Türk net olarak ortaya şöyle koydu: "50 milyon Kürt'ün yüzü Türkiye'ye dönük.
Bizim tek derdimiz şudur; geçmişte 1000 yıllık Türk-Kürt kardeşliğinin yeniden inşasıdır.
50 milyon Kürdün yüzü Türkiye'ye dönük." (TARİHİ GERÇEĞİ UNUTMAYALIM. 100 yıl önce Kürtleri dört ülkeye dağıtan, Ortadoğu'nun kanının, petrolünü emen derin İngiltere'dir. Musul ve Kerkük'ü hile, kirli tezgahlarla Anadolu'dan koparan derin İngiltere'dir.
Iraklı Kürtler, biz Türkiye ile beraber olmak istiyoruz, bizi ayırmayın diye haykırırken, referandum yaptırmayan İngiliz Lord Curzon'dur.)
TRABZON'DA MESAJ
Başkanımız Erdoğan, Türkiye'nin terörü kaynağında bitirme stratejisine atıfta bulunarak, PKK-YPG'nin arkasındaki Amerika'ya net mesaj verdi:
"Çatışmanın, şiddetin, istikrarsızlığın tamamen tarihe karıştığı terörsüz Türkiye hedefimize el birliği, gönül birliği içinde mutlaka ulaşacağız. Bunun için çok kapsamlı, çok boyutlu, her adımı incelikle düşünülmüş bir politika yürütüyoruz. Bir süredir kararlılıkla uyguladığımız terörü kaynağında yok etme stratejisinde önemli başarılar elde ettik. Suriye'nin kuzeyine düzenlediğimiz operasyonlar neticesinde PKK'nın bu ülkedeki uzantısını sınır hattımızdan uzaklaştırdık. Bölgesel planların aparatı olarak son günlerde tekrar devreye alınmak istenen DEAŞ terör örgütünü kelimenin tam manasıyla bozguna uğrattık." Erdoğan, Irak'ın kuzeyindeki Pençe Kilit Harekatı ile bölücü terör örgütünü sürekli sıkıştırdıklarını ve kıpırdayamaz hale getirdiklerini vurguladı. Teröristlere yönelik nokta operasyonları ve hava harekatlarının kesintisiz devam ettiğinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti: "Nerede bir çıban varsa anında başını koparıyoruz.
Sadece 2024 yılında sözde üst düzey 40 teröristi etkisiz hale getirdik. Ülkemiz içinde de terörle mücadelede çok iyi bir noktadayız. İçeride emniyet, jandarma ve istihbarat birimlerimiz koordinasyon içinde çalışarak örgütün şehir uzantılarına nefes aldırmıyor.
Suriye'de 8 Aralık'ta gerçekleşen halk devrimiyle birlikte, bölücü örgütün umutları burada da duvara tosladı."
Başkan Erdoğan, PKK/YPG'nin hamisi Amerika ve Avrupa'ya derin mesajlarını şöyle sürdürdü:
"Suriye'deki yeni yönetim, ülkenin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının korunması hususunda son derece kararlı bir tavır sergiliyor. Gazze'de 50 bin kardeşimizi şehit eden siyonistler, bunlar haricinde bölücü terör örgütünün destekçisi, hamisi, efendisi neredeyse kalmadı. Yani gelinen aşamada, terör örgütü için yolun sonu görünüyor.
Silahları teslim etmek, terörü terk etmek ve örgütü lağvetmek dışında herhangi bir seçenekleri bulunmuyor." Erdoğan, Türkiye düşmanlarının aklıyla iş yapanların, eninde, sonunda coğrafyanın değişmez gerçekleriyle karşılaşacağını belirterek, "Bir kere şunu herkes bilsin; silahın, şiddetin, terörün sırtını emperyalistlere yaslayarak kantonculuk oynamanın devri artık tamamen sona ermiştir" dedi. Bölgenin geleceğini terörle karartmaya çalışanlara izin vermeyeceklerine işaret eden Erdoğan, "Bin yıldır aynı coğrafyayı paylaştığımız, yan yana yaşadığımız kardeşlerimizle aramıza yeni duvarlar örülmesine müsaade etmeyeceğiz" ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan'ın final sözleri emperyalistlere anlayacağı dilden oldu: "Türk, Kürt, Arap, Farisi bizler bu coğrafyanın kadim sahipleriyiz. Asırlardır bir aradayız, beraberiz, ortak bir maziyi paylaşıyoruz. İnşallah, mazimiz gibi istikbalimiz de müşterektir.
Bunun için 'böl, parçala, yönet' taktiğiyle kardeşleri birbirine düşman eden ve kaynaklarını sömüren emperyalistlerin oyunlarına gelmeyeceğiz. Bu topraklarda fitne yeşertmeye çalışanlara aldanmayacağız.
Basiretle, ferasetle, stratejik akılla hareket ederek aramıza örülmek istenen husumet duvarlarını yıkıp atacağız."
SONUÇ
TÜRK-KÜRT kardeşliği arasına duvar örmeye çalışan Batı-Emperyalistlerin kirli planları paçavraya çevriliyor. Emperyalistlerin sömürge planları çöp tenekesine atılıyor. Türkiye'de ve Suriye'de ABD aparatı PKK/YPG tasfıye olursa KÜRTLER KAZANACAK. YAKIN COĞRAFYAMIZI PARSELLEME PLANLARI YAPANLAR, TÜRK-KÜRT KARDEŞLİĞİ ARASINA DUVAR ÖRMEYE ÇALIŞAN BATI-AMERIKA-AVRUPASIYONIST İSRAİL, son asrın en kudretli dönemini yaşayan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin KADİFE ELDİVENE SARILI DEMİR YUMRUĞUYLA YÜZLEŞMEKTEN KAÇAMAYACAKLAR.
NOKTA.