Bir Kurban Bayramı daha geride kaldı.
Ama tatil devam ediyor. Acemi kasaplar ve kaçan danalar yine haberlerin ana konusuydu. Her yıl aynı şeyler yaşanıyor ve hiç kimse bunlardan bir ders çıkarmıyor maalesef. Bu görüntüler, güzelim ibadeti, kardeşlik, dayanışma ve yardımlaşma bayramını gölgeliyor. Oysa ki pek çok belediyenin kesim hizmeti verdiği alanlar var. Hatta İzmir'de birçok çiftlik, gayet profesyonel bir şekilde kesim hizmeti veriyor. Biz Menemen'de bir çiftliğe gittik. Dini vazifeyi yerine getirmek için çok güzel organize etmişler ortamı. Kurbanınız hazırlanırken siz, kafeteryada oturup ücretsiz çayınızı kahvenizi, sodanızı yudumluyorsunuz.
Hatta tavuklu pilav ve pişi gibi günün size ayrılan bölümüne uygun yemek ikramları bile var. İşiniz bittikten sonra paylara ayrılmış kurbanınızı alıp gidiyorsunuz. Sonrasında size sadece hayrınızı dağıtmak kalıyor.
CEZASIZ OLMAYACAK!
Bayramın yaz mevsimine gelmesi ve uzun tatil dolayısı ile yine akıllarda kalan bir başka görüntü de tatil beldelerindeki yoğun trafik ve yollarda çekilen eziyet. Yine maalesef arabada yatanlar, plajlara çadır kuranlarla doluydu güzelim tatil beldeleri. Bu yıl bir de plajlar halka açıldı. Bunu fırsat bilen herkes kendini sahillere attı. Atsın, güzel tabii de! De'si var.
Sahilde çocuk bezleri, pet şişeler, karpuz kabukları yüzüyordu. "Sahiller bizim hakkımız" diyorsanız, oraları korumanın da sizin göreviniz olduğunu bilmeniz gerekiyor. Gerçekten plajı hakkıyla kullananlar gidemez oluyor çünkü bu durumda. Bu konu kimsenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli. Sahile foto kapan mı kurulur, zabıta devriye mi gezer bilemiyorum ama bu kişilerin cezalandırılması hem de en ağır şekilde cezalandırılması şart!