MB’nin enflasyon beklentisini revize etmesinin yankıları
2006 yılından bu yana uyguladığı doğrudan enflasyon hedeflemesi rejimi çerçevesinde şeffaflık ilkesi gereği Merkez Bankası 3'er aylık aralıklarla 'Enflasyon Raporu' yayımlıyor. Geçen hafta yılın son raporunu kamuoyu ile paylaştı. Son Para Politikası Kurulu'nun kararları ve sonrasında açıkladığı basın duyurusuyla aslında pek de piyasaların merak ettiği bir şey kalmamıştı. Sadece 'yılsonu enflasyon beklentisini bir önceki rapora göre revize edecek mi?' sorusunun yanıtı bekleniyordu.
Aslında PPK'nın Ekim toplantısındaki 200 baz puanlık faiz indirimi ve indirim için daha sınırlı alanının olduğunu vurgulaması, revizyon beklentisini de anlamsız kılıyordu. Çünkü enflasyon beklentisini yükseltti, buna göre 'reel faiz ve risk primi faktörlerini önemseyerek faiz kararı alır' olasılığını cari açık ve finansal istikrar öncelikleriyle sıfırlamıştı.
Bundan sonra çok anlam ifade etmese de Merkez Bankası'nın enflasyon beklentileri şöyle. Bu yılı enflasyon yüzde 70 olasılıkla, yüzde 18.4 seviyesinde kapatacak. Tabii bu orta noktası...
Yüzde 17.3 veya yüzde 19.5 de olabilir yıl sonunda. Gelecek yıl yüzde 11.8 ve 2023 yılında da yüzde 7 düzeyinde gerçekleşecek manşet enflasyon... Bu yıl için Merkez Bankası'nın daha önce yaptığı tahmin yüzde 14.1 idi. 4.3 puan yukarı doğru revize etmiş oldu.
4.3 PUAN NEREDEN GELİYOR?
Bu farkın nedenlerinin başında gıda geliyor. Gıda grubundan 2.1 puanlık etki gelecek enflasyona. Kurların yükselmesine bağlı olarak 1.5 puanlık katkıyı da ithalat fiyatları yapacak. Yönetilen ve yönlendirilen fiyat etkisi 0.3 ve çıktığı açığı etkisi de 0.4 puan seviyesinde kalacak.
Tahminlerin tutması için bazı varsayımlar da yapıyor Merkez Bankası. Şu an yüzde 29 sınırında olan gıda enflasyonunun yüzde 23.4, kurların yükselmesinin neden olduğu ithalat fiyatlarının ise yüzde 23.1 seviyelerinde yılı sonlandıracağını bekliyor. 90 doların üzerinde olan petrol fiyatlarına yönelik tahmini ise ortalamada 70.8 dolar. Dış talebin de aynı kalacağı varsayılıyor.
Tahminlerde doğal olarak sapma olabileceğini kabul eden Merkez Bankası nedenlerini de sıralıyor.
■ Son dönemde uluslararası enerji piyasalarında kömür ve doğal gaz fiyatlarındaki artışlar üretici fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturuyor.
Hatta önümüzdeki dönemde, aşılama sürecinin hızlanması ile salgının etkileri ortadan kalktığında gerçekleşecek normalleşme emtia fiyatlarını olumsuz etkilemeye devam edebilir.
REEL GETİRİ NEGATİF
■ Tedarik zincirinde süregelen aksaklıklar enflasyon üzerindeki arz yönlü riskleri canlı tutuyor.
■ Enflasyon beklentilerinde bozulma olduğu görülüyor.
■ Yönetilen yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamalarının öngörülen patikanın üzerinde kalması enflasyondaki düşüş sürecini geciktirebilir. - Gıda fiyatlarındaki gelişmeler enflasyon görünümü üzerinde olumsuz etki yaratıyor.
Yukarıda özetlediğimiz riskler gerçekleşmez ve enflasyon öngörüsü tutarsa reel faizler büyük olasılıkla -4 puanın üzerinde olur. Yani yüzde 18.4 enflasyon ve Kasım ve Aralık'ta 100'er baz puanlık indirim ile yüzde 14'e gelmiş politika faiz oranı farkını aldığımızda kabaca negatif 4.4 çıkıyor. Sanırım bu sayısal gerçek sonrasında 'şu sonuçlar ortaya çıkabilir' yorumlarına pek ihtiyaç kalmıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.