• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Gerçekten ABD ve AB ekonomileri zor durumda mı? CAHİT SÖNMEZ

Gerçekten ABD ve AB ekonomileri zor durumda mı?

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 27 Ağustos 2022, 22:59
Küresel ekonominin lokomotifi ülke ve bölgeler bir süredir ekonomik sıkıntı içindeler. Sadece ABD ve AB ekonomileri mi? Tabi ki hayır... Çünkü pandeminin neden olduğu arz ve talep dengesizliği, tedarik zincirindeki aksamalar ve sektörel ayrışmalar sistematik risk oluşturdu. Bir de buna Rusya ve Ukrayna savaşı eklenince küresel düzeyde enflasyon ve iktisadi faaliyet hızları ekonomileri zora soktu. Bazı ülkeler daha az etkileniyor kuşkusuz. Karşılaştırmalarla kendini rahatlatmaya çalışan ülkelerde olmuyor değil.
Ancak şu bir gerçek ki ABD ve AB ekonomilerinin sorunları küresel ekonominin diğer aktörlerinin de sorunudur.
ABD ekonomisi 22,9 trilyon dolarlık ekonomik büyüklük ile küresel ekonomi içinde birinci sırayı alıyor. AB ise 17 trilyon dolar ile Çin'in hemen ardından üçüncü sırada bulunuyor. İkisi arasındaki fark 700 milyar dolar civarında. 20 trilyon dolar civarında olan yıllık dünya ticaret hacminde de büyük paya sahip bu iki ekonomi.
Dünya ticaretinde kullanılan para biriminin yüzde 90'ı da bu ekonomilerin para birimleri dolar ve eurodan oluşuyor. Dolayısıyla diğer ülkelerin ekonomilerinin performansı da hem ABD ve AB ekonomilerine hem de dolar ve euronun seyrine bağlı oluyor.

EURO/DOLAR PARİTESİ ÖNEMLİ
Şu aşamada ABD ve AB ekonomilerindeki sorunlar küresel ekonomiyi sıkıntıya sokacak boyutlara ulaşmadı. Ama ulaşma potansiyeli var. Özellikle Avrupa coğrafyası için enerji faturası bu kış ağır olacak. Bu da bir taraftan enflasyonu daha da baskı altına alacağı gibi diğer taraftan iktisadi faaliyetlerin hız kesmesine katkı yapacak.
AB ekonomisi açıkçası bizi daha yakından ilgilendiriyor. Malum aynı bölge ekonomileri olmamız sonucu dış ticarette önemli partnerler AB ve Türkiye. Bizim ihracatımızın yarısına yakını Avrupa ülkelerine yapılıyor.
Aynı şekilde en fazla turisti Rusya'dan sonra bu bölgeden alıyoruz. İşte bu yüzden euronun dolar karşısındaki değeri Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. Malum bizim ihracat gelirlerinin yarısı, turizm gelirlerinin büyük kısmı euro cinsinden... Buna karşın ithalat harcamalarımız da dolar cinsinden...
Tabi dış borçların da neredeyse tamamı dolar ile yapılıyor. Dolayısıyla euronun dolar karşısında değer kaybetmesi Türkiye'nin işine gelmiyor. Bu önemli hatırlatmadan sonra konuya geri döneyim.

MERKEZ BANKALARI BELİRLER
Avrupa ekonomisinin amiral gemileri Almanya ve Fransa'da enflasyon yükselirken büyüme hızları da geriliyor.
Almanya'da enflasyon yıllık bazda yüzde 7,5'e, Fransa'da ise yüzde 6,1'e ulaştı.
Almanya'nın büyüme hızı yüzde 3,6'dan yüzde 1,7'ye, Fransa'nın büyüme hızı da yüzde 4,8'den yüzde 4,2'ye indi. PMI ve perakende satışlar gibi öncü göstergeler büyüme hızının biraz daha momentum kaybedeceğini gösteriyor. Tüketici güven endeksleri ise negatif seviyelere kadar gerilemiş durumda.
ABD'de enflasyon da önde... Her ne kadar son ayda gerilemiş olsa da halen yüzde 8,5'larda. Büyümede de daha kötü durumda diyebiliriz. İki çeyrektir negatif büyüme rakamı geliyor ABD'den. Bu yüzden teknik resesyon tanısı sıkça telaffuz edilmeye başladı. ABD'nin de öncü göstergeleri bozulmanın bir süre daha devam edeceğini gösteriyor.
Bilirsiniz ilginç bir deyim vardır; "çirkinler arası güzellik yarışması". ABD mi yoksa AB mi daha kötü ekonomiye sahipler önümüzdeki süreçte göreceğiz. FED ve Avrupa Merkez Bankalarının alacakları aksiyonlar yarışmanın sonucunu belli oranda belirleyecek. Evet ABD ve AB ekonomileri zordalar. Ama sadece zorda olan onlar değil. Hiç onların çıkan faturayı tam olarak üstlendiğini gördünüz mü? Dolayısıyla onlarla karşılaştırma yaparak diğer ülkeler sorunlarını hafifletemeyecekler.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.