Ajanlıkla suçlanan, FETÖ ve PKK'yla yakın ilişkileri tespit edilen ABD'li papaz Andrew Craig Brunson'la ilgili 35 yıl hapis istemiyle hazırlanan iddianamede çok çarpıcı bilgilere yer veriliyor.
İddianamede Brunson'ın ilginç bağlantıları ve bilgi alışverişi yaptığı kişilere mercek tutuluyor. Örneğin Brunson'ın sıkı ilişki içinde olduğu A.B.A. ve eşi, Akdeniz Bölgesi'ndeki tüm benzin istasyonlarının yerlerini ve bu benzin istasyonlarında çalışan insanların etnik kökeni, geceleyin bu istasyonlarda görevli kaç kişinin kaldığı, bu istasyonların en yakın köye yakınlıklarının belirtildiği bir listeye sahip.
'TAMAMIYLA CASUSLUK'
Ayrıca, bu kişiler Devlet Demir Yolları'nda 700-800 görevlinin kimlik bilgileri ve şu an nerede görev yaptıkları gibi bilgileri de listelemişler. Öte yandan, Dua isimli gizli tanığın verdiği deliller arasında, Brunson'la yakın ilişkili Kenneth C. Abney isimli rahibin bilgisayarından çıktığı belirtilen 'irtibat kurulacak askerler' listesi de bulunuyor.
Dua'nın, Amerikan Özel Kuvvetleri'nde görevli albay olduğunu iddia ettiği Kenneth C. Abney'in ilginç bir özelliği daha var. Dua'nın iddiasına göre, 2 yıl kaldığı Türkiye'den 2011 yılında ayrılan Abney, evi Utah kentinde olmasına rağmen oradan binlerce kilometre uzaktaki Pensilvanya'da FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bulunduğu yere yakın kilisede görevli.
Brunson hakkındaki iddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya, benzin istasyonlarındaki liste ile ilgili 'tamamıyla bir casusluk faaliyeti' nitelendirmesi yapıyor. Karakaya, iddianamede, "Bu bilgilerin olası bir işgal veya kaos ortamında düşman kuvveti tarafından lojistik merkezler olarak kullanılabileceği, yakıt desteği sağlayabileceği, yakıt deposu olarak kullanılabileceğine" dikkat çekiyor.
GİZLİ TANIK ANLATIYOR
Karakaya, ayrıca Devlet Demir Yollarında çalışan 700-800 görevlinin kimlik ve şu an nerede görev yaptıkları gibi bilgilerin ancak ülkenin bir şekilde işgal edilmesi durumunda, lojistik bir ulaşım ağı olarak demir yollarının kullanılması ve direniş gösterebilecek çalışanlar tarafından demiryollarının sabote edilmesinin önüne geçmek amacıyla ihtiyaç duyulacak mahiyette bilgiler olduğunu kaydediyor.
Savcıya bu listelerle ilgili bilgi veren gizli tanık 'Dua' da şunları kaydediyor:
"Demiryolları listesinde, kişilerin adları ve çalıştıkları mevkilerle ilgili ve şu an nerede görev yaptıkları ile ilgili bilgiler vardır. Ben buna da bir anlam veremedim. Daha sonra yukarıda izah ettiğim gibi ülkenin bir şekilde işgal edilmesi durumunda lojistik bir ulaşım ağı olarak demir yollarının da kullanılabileceği aklıma geldiğinden, bunun da bir casusluk faaliyeti olduğunu değerlendirdim. Demiryollarında çalışan kişilerin isimlerine toplu halde ulaşmak bir emek ve zaman işidir.
Ayrıca bu bilgilerin çoğu da uzun süren bir mesai sonucunda toplanmaktadır.
ULAŞIM SABOTE EDİLECEKTİ
Demiryolları ile ilgili listede yer alan şahısların etnik kökenleri ile ilgili bir değerlendirme yoktu, ancak bunu bir başka dosyada da temin etmiş olabilirler.
Çünkü ülkenin herhangi bir şekilde işgali durumunda fiilen çalışanlar tarafından demiryollarının sabote edilmesi ve bir işgal kuvvetinin demiryolları üzerinden ilerlemesinin durdurulması imkan dahilindedir.
Herhangi bir işgal durumunda ağır tonajlı askeri araçların toplu halde sevklerinde demir yolları genellikle tercih edilen güvenli bir araçtır.
Ancak bunların kolayca sabote edilme olasılığı bulunduğundan genellikle kara yolları tercih edildiğinden yan bir ulaşım sistemi olarak demir yolları üzerinde de bu çalışmayı yürütmüş olabilirler."
NATO VE ASKER PAPAZLARI
Yazı dizimizin dünkü bölümünde Evangelist papaz Andrew Craig Brunson'ın kirli ilişki ağını yıllar önce farkeden Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ'un açıklamalarına yer vermiştik. Başbuğ, ABD özel kuvvetler subayı olduğu belirtilen Brunson'ın İstanbul dururken İzmir'e yerleştirilmesiyle ilgili çarpıcı bir değerlendirmede bulunmuştu. Başbuğ, Brunson'ın İzmir'e NATO'nun Türkiye'deki merkezinin bu kentte yer alması nedeniyle yerleştirildiğini ve Brunson'ın NATO ile bağlantılı olduğunu ifade etmişti.
DÖRT UÇLU HAÇ
Dün, araştırma yaparken FETÖ elebaşı Gülen'in Fetullah Gülen'in Papa tarafından atanan bir gizli kardinal olduğunu iddia ettikten sonra FETÖ'cüler tarafından öldürüldüğü öne sürülen Aytunç Altındal'a ait olduğu kaydedilen bir NATO değerlendirmesine rastladım. Bu değerlendirmeyi size de aktarmak istiyorum: "NATO'nun simgesi olan dört uçlu haç, Yeni Ahid'i yazan dört Evangelisti simgelemektedir. NATO'nun gizli misyonu, dünyanın dört bir yanına ve yönüne 'Askeri Misyonerler' göndermek ve Evangelistlerin testamentlerini buralara sokmak ve yerleştirmektir.
NATO'nun özellikle Orta Doğu'ya, Türk Cumhuriyetleri'ne ve Kafkasya'ya yönelik askeri misyonerlik çalışmaları, Türkiye'deki askeri üslerinde görevli asker papazlar tarafından yürütülmektedir.
LİSTEDEKİLER ARAŞTIRILIYOR
Savcı Berkant Karakaya, 'irtibat kurulacak askerler' listesindekilerin askeri okullarda öğretmen olmaları gözönüne alındığında, şüphelinin casusluk faaliyeti olarak nitelendirilebilecek ve din adamlığıyla bağdaşmayacak faaliyetler içinde bulunduğunun anlaşıldığını kaydediyor.
İddianameye göre, listedeki isimlerin bir bölümü emekli olmuş, bir bölümü de halen yurtdışında bulunan askeri personel olarak tespiti yapılan Ş.İ, E.A, A.A, B.S.D, A.Ü hakkında FETÖ üyesi olmaları nedeniyle soruşturma yapılması için çalışma yapılıyor.