• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Gençler bilebilse yaşlılar yapabilse FİLİZ İÇKE ÖNAL

Gençler bilebilse yaşlılar yapabilse

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 08 Temmuz 2023, 17:47

"Gençler bilebilse, yaşlılar yapabilse"... Fransızların ünlü atasözü, insan ömrünün en büyük trajedilerinden birini özetliyor aslında. Gençken bilgiden, yaşlıyken enerjiden yoksun insan.
Gençken bilmediğini bilmiyorsun da, yaş aldıkça azalan enerjiyi fark etmemek mümkün değil. Ne yazık ki...
Mesela ne güzel olurdu, 50 yaşın bilgeliğiyle gençken hoyratça harcadığımız zamanlara dönüp yeniden yaşamak...
Ne heyecan dolu maceralara dalar, ne güzel hatalar yapardık kim bilir!
Yaşamı güzel ve anlamlı kılan iki şey "öğrenmek" ve "deneyimlemek" olsa gerek..
Böylesine sınırsız olasılık ve deneyim vaat eden bir hayat karşısında şimdiki gençler fazla 'cool'. Sanki filmin sonunu şimdiden görmüş, üstelik de hiç beğenmemiş.
Öyle bir atalet, öyle bir isteksizlik, öyle bir uyuşukluk hali...
Elinde telefonu/tableti ile hayatının 3/4'ünü hiç rahatsızlık duymadan yatağında öylece geçirebilecek kadar 'miskin'ler. Kalk iki satır kitap oku, iyi bir film izle, yabancı dilini geliştir, yeni bir tarif dene.. Yok, yok, yok!

55 YAŞINDA STAJ MI!
İki şey çok kıymetli oysa: Gençlerin enerjisi, yaşlıların deneyimi. Birbirimizden öğrenip karşılıklı beslenirsek, günün sonunda herkes kazanacak. Dünya da bunun farkında çoktandır. Örneğin Avustralya'nın ünlü reklam ajanslarından Thinkerbell bir süre önce, yaşlılarla gençleri buluşturan bir staj programı hazırlamış. Staj için başvuranlarda aranan ilk şart, 55 yaşın üzerinde olmaları.
Başvuranlar, gençlerle aynı takımlarda çalışarak ortak işler üretecekler. Programın esas amacı, reklamcılık endüstrisinde çok az temsil edilen yaşlıları "doğru okuyabilmek". İhtiyaçlarını ve önceliklerini belirleyip doğru pazarlama ve reklam stratejileri oluşturabilmek.
Bu tür girişimler, üniversitelerin ikinci bahar programları, toplumun çeşitli kurumlarının "Onlar da var ve buradalar" şeklindeki söyleminin farklı bir tezahürü aslında.

DEVRİMCİ BİR HAREKET
İşte; nerede ayrı, nerede bitişik yazacağımız konusunda kafamızın çok karışık olduğu o 'da' ekini, içimizden bazıları, devrimci ve şık bir hareketle atıveriyor cümleden ve "Ben varım ve buradayım" diyerek bağlıyor meseleyi.
Tıpkı 82 yaşındaki Hamdi Balkaş gibi.
Biyoloji öğretmenliğinden emekli olduktan sonra resim yapmaya başlayan Balkaş, bu konuda eğitim alması gerektiğine karar verdiğinde 77 yaşındadır. Aynı yıl üniversite sınavına girer ve yeterli puanı aldıktan sonra Kastamonu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Resim Bölümü'nün yolunu tutar. Dikkatinizi çekerim, yaş 77. Hamdi Balkaş, burada girdiği özel yetenek sınavını da kazanır ve fakülteye kaydını yaptırır. Eğitimi boyunca çeşitli rahatsızlıklar, hatta ameliyatlar geçirmesine rağmen fakülteyi de üçüncülükle bitirir. Mezuniyet töreninde gençlerle birlikte kep fırlatan Balkaş, "Üniversiteye girmeden önce de resim yapıyordum.
Bunun ilmini öğrenmek istedim. Bilgisiz bir şey olmuyor. Gençler gençliklerinin kıymetini bilsinler" diyor.

DENEMEDİM DEMEYİN
Fakülteden önce yaptığı gibi evinin balkonunda resim yapmayı sürdüreceğini dile getiren Balkaş, "Okumanın yaşı yok ama gençlerin her şeyi gençlikte yapması lazım. Bu işler benim yaşıma gelince zor. Ben zorlandım, hastalandım" diyerek, önemli bir detayın da altını çiziyor. Boşa geçirdiği zamanlara yarın üzülmek istemeyen; bugün, şimdi, hemen kalkıp harekete geçmeli. "Kim ne der?" diye sormadan, "Geç mi oldu?" diye endişelenmeden, hayallere uzanmalı eller. Yolun sonunda başaramamak da var elbette. Ama hiç denememiş olmaktan daha iyi değil mi sizce de?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.