Havadisler gerçekten güzel.
Hayatımıza geri mi dönüyoruz?
AVM'ler açılıyor, kuaförler açılıyor, 65 yaş üstü ve 20 yaş altı sınırlı da olsa dışarıya çıkma mutluluğunu yaşıyor.
Aslında çıkmaları da gerekiyordu.
Neredeyse iki aya yakın süredir normal, yeni normal kavramları hayatımızın merkezinde. Önceki hayatımız normal miydi? Normal insanların normal hayatını mı yaşıyorduk? Nedir normal? Aşırılığı, taşkınlığı olmama, ortalama durum, kurala uyma hali. Alışagelmiş, olağan gibi kelimelerin karşılığı normali işaret ediyor.
KIM KARAR VERIYOR?
Normalliğe kim karar verir? Ancak asıl soru şu? Kim işaret ediyor. Normal olup olmadığına kim karar veriyor. Yanıtını hemen vereyim. Sizin, benim, eşinizin, babanızın, sevdiğinizin normal olup olmadığına karar veren toplumun kendisi.
Evde tek başınasınız ve salonda taklalar atıyor, karga sesinizle deli gibi şarkı söylüyorsunuz.
Tek olduğunuz için kimse sizin normal olup olmadığınıza karar veremez.
Hadi bunu iş yerinde yapın bakalım.
İşte sizin bir davranışınız eğer toplumu rahatsız ediyorsa anormalsiniz. İkinci karar veren ise bu işin kitabını okuyanlar yani psikiyatristler veya klinik psikologlar.
Onlar sizin anormal olup olmadığınıza karar verebilir. Ama normallik böyle benim yazdığım iki satırlık yazıyla açıklanacak bir olay değil. Yüzyıllardır tartışılan, araştırılan, incelenen bir konu.
UYMAYANIN VAY HALINE
Normal olup olmadığımıza toplum karar verirken durum ortada. Peki yeni normal bir hayatın, yeni normal insanları nasıl olacağız? Yeni normal demek; yeni olağan, yeni ortalama, yeni taşkınların olmama, yeni aşırılıkların olmama hali mi demek? Yeni normal yeni kurallar demek.
Yeni normalin kurallarına uymadığınızda bu kez toplum sizi anormal olarak görmeyecek. Size çok daha sert bir tavır takınacak. Dışlanacak, yıpranacak, ne olduğunu anlamadan kendinizi koca dünyaya ihanet edenler arasında bulacaksınız.
NORMAL DEGILSEN
Yeni normalde salına salına, kalabalıklara bodozlama dalmalar olmayacak.
Sakin alanlar bile ürkütürken, birbirimize şüphe dolu bakışlar atarken yeni normale nasıl alışacağız? Bilinmeyen denklemli soruların veziri işte bu. Şah ise yeni normalin bir tık üstü. İkinci dalga olsa da olmasa da şah ile günün birinde tanışacağız. Kendi adıma hem seviniyorum hem ürküyorum. Kurallar, mesafeler, maskeli, eldivenli hayat. Uyduk uyduk, uymadık şah ile kestirmeden tanışma yolu açılır. Zaten normal değildik diyorsanız şimdi yeni normal olmak için fırsat kapınızda.
UZAY MUTFAKTA
Salgının Türkiye'de görüldüğü günden beri evdeyim. Durum böyle olunca 3 yaşındaki oğlum Uzay ile her gün yeni bir keşfe çıkıyoruz. Bazı keşiflerimizi de geliştiriyoruz. Mutfağa karşı güzel bir ilgisi var. Pişiler, börekler, pastalar yapıyoruz. Artık kendi portakal suyunu kendisi sıkıyor. 3 yaşında olduğunu hatırlatırım.
SAGI SOLU BELLI OLMAZ
İşte Uzay beyin mutfaktaki bu ünü oldukça ses getirdi. İkimiz birlikte canlı yayınlara başlıyoruz. İlki Anneler Günü'ne denk geliyor. Hilton İzmir, bize güzel bir sürpriz yaptı. Canlı canlı kutlama Nihan ile Uzay canlı yayında diyerek bizim mutfak hallerimizi yayınlayacak.
Pazar günü Hilton İzmir'in Instagram adresinden bizi takip ederseniz, anneler ve çocuklarına güzel tariflerimiz olacak.
Ama minik de bir uyarı yapayım.
Uzay'ın sağı solu belli olmaz. Oğlum diye demiyorum, çok da normal değildir.
Tüm annelerin günü kutlu olsun.
