Giriş Tarihi: 23 Ağustos 2013, 19:23
Büyükler 2 şahane bir geyikle başlıyor, yine aynı şahane geyikle bitiyor. Filmden de geriye Selma Hayek'in pembe sütyenini boynuzuna dolamış bir geyik kalıyor. İlki 2010'da çekilmiş olan film gişede yüzü gülünce sıcağı sıcağına ikiledi. Adam Sandler, Kevin James, Chris Rock ilk filmdeki gibi geyiğe devam ediyorlar. Selma Hayek de yanlışlıkla bu sete düştü diye düşünüyorum..
Önce özetler diyelim, eleştiriye sonra geçelim. Lenny ve Roxanne çocuklarıyla birlikte ailelerinin eski evine taşınarak sakin bir hayata yelken açar. Çocuklukları aynı kasabada geçen ve ardından yolları ayrılan arkadaş grubu, yıllar sonra buraya geri dönerek yeniden bir araya gelir. Okulların son günü, büyükler için unutulmayacak kötü sürprizlerle şekillenirken çocuklarından aldıkları şaşırtıcı derslerle sona erer.
Amerikan İvedik'leri
Filmin tüm kahramanlarının her biri ayrı bir İvedik. Recep de bunların amca oğlu filan oluyordur. Her on dakikada bir hem hapşırıp hem geğiren hem de gaz çıkaran bir tip düşünebiliyor musunuz? Üstelik buna büyük bir keşif gibi hospuruk adını verdiğini. Ne yazık ki Kevin James böyle bir karakteri canlandırıyor. Diğerlerinin de geyiklik konusunda ondan kalır yanı yok.
Büyükler 2'de doğru dürüst bir senaryo bile yok. TV'de bile çok daha akıllı çok daha keyifli sitcomlar mevcut. Hikaye bedensel aktiviteler, ucuz espriler üzerine kurulmuş. Görsellikte de o güzelim "geyik"ten başka bir özellik ve güzellik aramayın.
Hikaye bir gün ve gecede geçiyor. Okulun son günü her şey saçma sapan ilerlerken birden gece evde verilecek '80'ler partisine dönüşüyor. Bu partiye bağlanana kadar epey bir geyikten nasipleniyorsunuz. Mesela dört kafadarın üniversiteli gençlerin kamp alanına girdiği sahne. Burada gençlerin ahval ve durumu, bizimkilerin soluğu çırılçıplak nehirde alması epey insanı epey bir şaşkına çeviriyor. (Bir felaket olarak çıplak Kevin James.)
Büyük bir tekerleğin içine giren kahramanlardan birinin yollar boyunca yuvarlandığı anlarda ise IQ'nuzu yoklama ihtiyacı hissediyorsunuz. Dondurma makinesinden dökülen çikolatalı dondurma sahnesi ise filmin geyikleri dibe vuruyor.
Oldies, Goldies Party
Filmin son bölümü evdeki "Oldies, Goldies Party"de geçiyor. Tina Turner'dan Prince, Madonna'ya '80'lerin yıldızları burada. Parti her zamanki geyikten nasibini alıyor ama durumu yıldızların çakmalarıyla kurtarıyor. Geyik demişken hakikaten finalin yıldızı yine baştaki geyik oluyor. Onu yapan görsel efektçinin eline sağlık. Hani o da olmasa bu film hiç çekilmezdi.
Kolay yoldan para kazanmak diye bu filme denir. Evet, geyik filmde yapılır ama hiç olmazsa bir zeka pırıltısı taşır. Oysa filmdeki oyuncuların hepsi komedinin kralı. Bu kadroyla, yine az para harcayarak çok daha güzel bir komedi filmi çekilebilirdi.
Haftanın Filmi
Geçmişin Sırları
Jim Grant, vakti zamanında Vietnam Savaşı karşıtı bir militan grubunda aktif olarak görev almıştır. Cinayet ve soygun suçlamasıyla FBI tarafından 30 yılı aşkın süredir aranmaktadır. Kimliği Ben Shepard isimli bir gazeteci tarafından ifşa edilir. Yıllardır kimliğini gizleyebilen Jim, FBI'dan bir kez daha kurtulmayı başarabilecek midir? Robert Redford'un hem yönetip hem de başrolünü oynadığı filmde Susan Sarandon ve Brendan Gleeson gibi isimler göze çarpıyor. Kesinlikle kaçırmayın.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.