Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ekonomiye yön veren temel aktörlerden hanehalkının yani tüketicilerin tüketim kararları çerçevesinde ekonomiye bakış açılarını ölçen çalışma yapıyor.
'Tüketici Güven Endeksi' ile hem mevcut durumu değerlendiriyor hem de gibi geride bırakılan ve aynı zamanda gelecek 3 ve 12 aylık dönemde ekonomiye yönelik beklentileri de değerlendiriyor. Dün açıkladığı Nisan ayı verilerine göre endeks 67.3'e kadar gerilemiş.
Rakamların ne anlama geldiğine değinmeden önce kısaca hesaplama yöntemini hatırlatayım. TÜİK endeks hesaplamasında Avrupa Birliği'nin kullandığı denge yöntemini benimsiyor. Denge katsayısı şu anlama geliyor; her bir eğilim sorusu için pozitif cevap verenlerin yüzdesinden negatif cevap verenlerin yüzdelerinin farkı alınıyor. Sonra denge katsayısına100 eklenerek her bir soru için ayrı yayılma endeksi oluşturuluyor. Daha sonra seçilen soruların yayılma endekslerinin aritmetik ortalaması alınarak Tüketici Güven Endeksi ortaya çıkıyor. Sonuçta alınan yanıtlara göre hesaplanan alt endeks değeri metodolojik açıdan 100'ün altında ise ekonomiye güven duyulmadığı, 100'ün üstünde ise güven duyduklarını gösteriyor.
NEGATİF SEVİYEYE İNMİŞ
Gelelim verilere...
Ön plana çıkan sorulardan birisi 'hanehalkının içinde bulunduğu mali durum'.
Tüketicilerin verdiği yanıtlardan mali durumları konusunda pek iyimser olmadıklarını görüyoruz. Mart ayında yüzde 54.4 olan mevcut mali durumlarını yansıtan alt endeks değeri Nisan'da 49.1 seviyesine gerilemiş. Gelecek 12 aylık dönemde maddi durumları ile ilgili beklentiye yönelik çıkan sonuç ise 63.9. Aynı şekilde bu alt endekste de gerileme söz konusu.
Benzer şekilde 'gelecek 3 ayda tüketimin finansmanı amacıyla borç kullanacak mısınız?' kritik sorusuna verilen yanıtlar sonucunda endeks değeri 50.1 seviyesinde hesaplanmış. Görüldüğü gibi tüketicilerin borç kullanma iştahları fazla yok.
Aynı şekilde gelecek 12 ayda konut ve otomobil tüketimine yönelik sorulara da TÜİK büyük oranda 'hayır' yanıtı almış.
'Gelecek 12 ayda konut satın alma ya da inşa ettirme' alt endeksinin değeri ne yazık ki negatif düzeylere kadar inmiş.
'Gelecek 12 aylık dönemde otomobil satın alma' alt endeksi de benzer şekilde 6.2 ile sıfıra yaklaşmış.
DAYANIKLI MALLARDA İŞTAH VAR
Büyümenin öncü göstergelerinden birisi olan dayanıklı mallar ile ilgili de ilginç sonuçlar göze çarpıyor. Dayanıklı malların satın alınmasına yönelik verilen yanıtlar alt endeksler içinde yarı dayanıklı mallarının tüketiminden sonraki en yüksek ikinci puan olmuş. Bu sonuçtan açık bir şekilde hane halkının enflasyon beklentilerini gözlemleyebiliyoruz.
Mali durumunun bozulduğ vunu ve kredi kullanmak istemediğini beyan eden tüketiciler eğer dayanıklı ve yarı dayanıklı mal almaktan yanalar ise bu malların fiyatlarının daha da artacağı öngörülerine sahip olduklarını gösterir.
Hem mevcut durumda hem de gelecekte tasarruf eğilimlerine verilen yanıtları eminim rahatlıkla tahmin etmişsinizdir.
Tüketiciler 12 aylık süreçte tasarruf edebileceklerini düşünmüyorlar. Tüketim ve aynı zamanda tasarruf iştahlarının olmaması sonuçlarını yan yana getirdiğimizde gelirleri ile ilgili kaygılarının olduğu sonucuna varabiliyoruz.
Toparlayayım...
Sonuçlar yüksek enflasyonun ortaya çıkardığı klasik tablo diyebiliriz. Beklentiler ve fiyatlama davranışları bozulunca hem tüketiciler hem de üreticiler mümkün olduğunca temkinli olmayı tercih ediyorlar.