Tarım ve Orman Bakanlığı, sektöre yeni yatırımcılar kazandırmayı planlıyor.
Bu çerçevede Bakanlığın internet sitesinde yayınlanan haber doğrultusunda tarım, gıda ve ormancılık sektörlerinin sahip olduğu büyük potansiyel anlatılıyor.
Bakanlık tarafından oluşturulan "Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformu" ile iş dünyası ve tarım sektörünün bir araya gelmesi hedefleniyor. Bütün bunlar elbette güzel ve olumlu gelişmeler. Ancak sorun bu ve benzer projelerin kağıt üzerinde kalıp kalmaması...
TARIM-SANAYİ ENTEGRASYONU -
Yeri geldiğinde vurgularım, 20 yıldır tarım ve gıdayı yazıp çiziyorum. "Tarım-Sanayi Entegrasyonu" sorunsalını herhalde medyada ilk ele alan yazarlardan biriyim.
Bu konu tam anlamıyla stratejik! Dolayısıyla Bakanlığın bu konuyu ön plana çıkarmasını da fazlasıyla olumlu buluyorum.
Burada, 'ama' demek zorundayım. Çünkü artık bu alanda ölçülebilir ve somut sonuçlara gitmekten başka çare yok. Hemen bir örnek vereyim. Söz konusu proje ile iş dünyası uygun alanlara yönlendirilecek. Bu amaçla ürün ve sektör bazında hazırlanan yatırım rehberleri sayesinde, nasıl bir proje ile ne kadar kazanç sağlanabileceği daha işin başında girişimcinin bilgisine sunulmak isteniyor. Eh daha ne istiyoruz diyeceksiniz!
Maksadımız hep üzüm yemek olduğuna göre, samimiyetle istiyoruz ki, bu projeler kalıcı olsun, yol haritası gerçekçi olsun ve somut sonuçlarla birlikte hayata geçsin.
TARIMA YATIRIM YARINA YATIRIM
- Bu sözü beğendim. Bakanlık projesinde bunun gibi sözleri okuyunca, hem hoşuma gidiyor hem de umutlanıyorum. Daha doğrusu umutlanmak istiyorum. Bakan Bekir Pakdemirli'nin iyi niyeti ve düzgün bir kişiliği var. İyi ve güzel işler yapmak istiyor.
Bence daha cesur ve radikal söylemler içinde olmalı. Galiba biraz, başta sosyal medya olmak üzere kamuoyunda estirilen ve buram buram "Popülizm - Ajitasyon" kokan eleştirilerin etkisinde kalıyor.
Tarım ve gıda medyasını bütünüyle kucaklaması şart. Bütün sermayesi popülizm ve ajitasyon olan gazetecilerin tamamen siyaset beklenti odaklı eleştirileri Pakdemirli'yi fazla mı üzüyor acaba? İnanın değmez sayın Pakdemirli... Bunlar sabun köpüğü, içinde bilgiye dayalı fikir yok, analiz yok!
Lâfı döndürüp dolaştırıp aynı yere getiriyorlar, "tarım ve hayvancılığı bitirdiler", zaten esas dertleri o, yani "bağcıyı dövmek".
Bu arada, Ankara merkezli ulusal bir dernek olan ve Türkiye'nin dört bir köşesinden 50 üyesi ile tarım, gıda ve ormancılık medyasını temsil eden Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) tam bir yıldır Bakan Pakdemirli'den randevu bekliyor. Hatırlatmak istedim.