Kız annesi değilim o yüzden de bilmiyorum ama erkeklerin sanki bir gecede kalınlaşan sesleriyle "Merhaba" demeleri, ergenliğin en önemli işareti bence. Ses tamam, hafifçe belirmiş bıyıklar tamam, boy pos tamam, saç tıraşı havalı, giyim özenli...
Ama içerideki hala bir çocuk! Üstelik çok kaygılı, çok korkuyor, çok öfkeli, çok ispat peşinde, çok küstah...
Sabrın sınırlarında parmak uçlarınızda sessizce dolaşmaya hazır mısınız?
SORU ŞU:
En kıymetlinizi/kıymetlilerinizi mümkün olan en az yara bere ile hayata hazırlayacak mısınız? Yoksa, gelişine yaşayıp 'Bizim zamanımızda ergenlik mi vardı' kolaycılığına kaçıp, ruhunda iyileşmez yaralar mı açacaksınız?
Önce sevmek gerek elbette. Koşulsuz ve sınırsız...
"Şımartmak, kayırmak, yerli yersiz övmek" değil asla.
Destekleyen, yol gösteren, affetmeyi bilen, boğmayan, arsız etmeyen bir sevgi...
Sonra da tanımaya, anlamaya çalışmak, akıl ve bilginin yetersiz kaldığı noktada bir bilenden öğrenmek, anlamak, uygulamak...
ÇATISMA DÖNEMİN RUHUNDA VAR!
Asıl soru şu tabii: Ergenlik döneminde çocuklara nasıl yaklaşılmalı? Konuyu araştırırken, internette Uzman Klinik Psikolog Serkan Elçi'nin bir yazısına denk geldim. Kötü haber şu ki;
Elçi, "Ergenlik döneminin temelinde çatışma mevcuttur" diyor. Neyse ki, devamında aktardıkları durumu anlamamızı kolaylaştırıyor:
Bu çatışma, deyim yerindeyse savaş halidir. Hem hormonal açıdan olan fizyolojik değişimlerle hem de psikolojik açıdan kişilik yapılanmasına yönelik bir savaş...
NASIL ÇÖZECEK BILEMEZ
En büyük sorunlardan bir tanesi duygusal olarak ortaya çıkan sorunlara karşı problem çözme becerilerinin yetersiz kalması. Sorunun ne olduğunu tespit etse de, nasıl çözeceğini biliyor olsa da, planlama yapmakta güçlük yaşar.
'BOSVER' DEME, ANLA!
Bu dönemde duygulardaki ani değişimler, iniş çıkışlarda oldukça sık görülmektedir.
Çok mutlu görünürken bir anda aşırı öfkeli hale gelebilmekte, küçük diye görülebilecek bir sivilcenin dahi ne kadar öneme sahip olduğu düşünülmektedir.
Özellikle bu noktada ailenin 'aman boşver, ufak sivilce, ne takılıyorsun' gibi nasihatlerde bulunmaktansa, ergenliğin en önemli anahtarı olan 'anlaşıldığını hissettiren' cümleler söylemesi daha yerinde olacaktır.
KENDİNİ İFADE EDECEK BİR ALANI OLSUN
Psikolog Serkan Elçi, ergenlik sorunlarını atlatmada özgüvenin önemine dikkat çekiyor ayrıca. Erken çocukluk döneminden itibaren spora veya müziğe yönlendirilen çocuklar bu konuda daha avantajlı elbette.
Elçi, "Özgüveni yüksek bir ergenlik dönemi, yaşanacak çatışmaları da azaltacaktır. Özgüveni artıran en önemli unsurlardan biri, bir yeteneğe sahip olmaktır. Edineceği bir hobi hem sosyal statü olarak artı değer katacak hem de sosyalleştiği çevre, belli bir amaç doğrultusunda uğraşları olan akranlarından oluşacaktır" diyor.
NASIL DÜSÜNÜR?
AİLESİ HAKKINDA: Beni anlamıyorlar.
İsteklerine değer verilmiyor.
Hala çocukmuşum gibi davranıyorlar.
ÇEVRESİ HAKKINDA: Değer görmüyorum ve yeterince sevilmiyorum.
KENDİ HAKKINDA: Bedenim çirkin. Başaramayacağım. Gelecek umutsuzluklarla dolu... "Ergenlikte iletişim sorunları nasıl çözülebilir?" sorusunun yanıtı da haftaya...